Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5638 E. 2024/2840 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davaya konu taşınmazın aile konutu olup olmadığı ve malik eş tarafından devrinde diğer eşin rızasının bulunup bulunmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3290 E., 2023/705 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Uşak 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/600 E., 2022/288 K.

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ... ile 1960 yılından beri evli olduklarını, davalı ...'ın diğer davalı ... ile yaşadığını, üç çocuklarının olduğunu, Uşak-Merkez-... Mah.157 ada-4 parselde kayıtlı taşınmazdaki meskenin aile konutu olduğunu, bu taşınmazın davalı eş ... tarafından birlikte yaşadığı diğer davalıya 29.01.2016 tarihinde bağış yolu ile devredildiğini sonrasında davalı eşin boşanma davası açtığını belirterek, aile konutu olan taşınmazın davalı ... adına olan kaydının iptaline ,davalı ... adına tesciline ve taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kötü niyetli olduğunu, taşınmazın mirasen intikal ettiğini, evlilik birliği içerisinde edinilmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin 19.09.2017 tarihli, 2016/251 Esas, 2017/534 Karar sayılı kararı ile, davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesinin 13.11.2019 tarih ve 2018/540 Esas 2019/1506 Karar sayılı ilamı ile taşınmazın "bahçeli kargir ev ve çamaşırhane "niteliği ile kayıtlı olduğu, ancak yapılan keşif sonrasında 4 adet daire ve bodrum kat bulunduğu tespit edildiği, esasen bu husus taraf dilekçe ve beyan içerikleri ile tanık ifadelerinden de anlaşıldığı, davacı yanın dava açtığı bölüm ile ilgili tek açıklama dava dilekçesindeki zemin kat 2 no.lu daire olduğu yönünde olduğu, Mahkemece davacı yanın müşterek konut olduğunu iddia ettiği bölümün hangi bölüm olduğu ile ilgili başkaca herhangi bir araştırma yapılmadığı ve tespit edilmediği, o halde taraflar arasında hangi bölüm ile ilgili dava açıldığı yönünde ihtilaf olduğu takdirde gerekirse tanıkların bu yönde tekrar dinlenmesi, davacının müşterek-aile-konutu olduğu iddiası ile dava açtığı bölümün bu şekilde kesin ve net olarak tespiti, sonrasında keşif bilirkişilerinden bu bölümün dava tarihindeki değerini gösterir ek raporun krokideki yeri ile birlikte alınması ,ek rapora göre ikmali gereken nisbi harç olur ise yatırılmasının sağlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın kaldırılmasına dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı kadının davalı erkek tarafından davalı ...'ye taşınmazı bağışlaması işlemine açık rızasını bulunmadığı, davalı ...'nün davalı ... ile birlikte gayri resmi karı-koca hayatı yaşaması nedeniyle dava konusu taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığını bilmemesine imkan bulunmadığı, davalı ...'ın dava konusu yerden bir müddet yaşadıktan sonra ayrılmasının ve uzun süredir oraya gitmemesinin, orada yaşamamasının, davacı eşi aleyhine boşanma davası açmasının ilgili dairenin aile konutu olması özelliğini kaybettiği anlamına gelmeyeceği, daha önce aile konutu olarak kullanılan ve yıkılan yere yeniden yapılan evin bir dairesinin taraflara aile konutu olarak davalının annesi tarafından özgülendiği, bu dairenin eşler ve çocukların birlikte yaşaması barınması ve kullanması için yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile davalı ... adına tapuda kayıtlı Uşak ili, Merkez, ... Mah. 157 Ada, 4 parsel zemin kat girişe göre sol tarafta bulanan 2 nolu daire yönünden sınırlı olacak şekilde davalı ... adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 08.02.2017 tarihli fen bilirkişisi raporundaki krokinin kararın eki sayılmasına,karar kesinleştiğinde taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davanın kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içerisinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata yapılmadığı, yeterli, denetime açık, hükme elverişli, dosya içeriğine uygun gerekçe ile belirtilen şekilde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmadığı gerekçesi ile davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili; davanın kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davaya konu taşınmazın aile konutu olup olmadığı, taşınmazın malik eş tarafından diğer davalıya devrinde davacı eşin açık rızasının olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı ve 197 nci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.