Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5894 E. 2024/1382 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanan eşin yoksulluk nafakasına hak kazanabilmesi için boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerektiği, davacı kadının ise çalışıyor olması ve düzenli gelirinin bulunması nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceğinin anlaşılması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/384 E., 2023/723 K.

DAVA TARİHİ : 11.11.2019 - 29.11.2019

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü yeniden esas hakkında hüküm tesisine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/647 E., 2021/725 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin müvekkiline ilgisiz olup, annesinin, evlilik birliğine, kadının giyimine, saç rengine müdahalesine sessiz kaldığını, kadına ait aracı sürekli olarak kullandığını, psikolojik şiddet uyguladığını, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, sürekli sosyal medyada vakit geçirdiğini, sık sık evliliğe uygun olmadığını söylediğini, arkadaşlarıyla yurtdışı tatillerine gittiklerini, cinsel birliktelikten kaçındığını, erkeğin ailesinin kadını dışladığını, erkeğin, kadının ailesi ile görüşmekten kaçındığını, kadına HPV virüsü bulaştırdığını, 2019 yılı Nisan ayından itibaren aile konutuna gelmediğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 300.000,00 TL maddî, 300.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek (asıl) cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı karşı davalı kadının, 2019 yılı Nisan ayında evi sebepsiz yere terk ettiğini, ailesinin maddî durumunun kötüleşmesini kabullenemediğini, evlilikten maddî çıkar beklentisi içinde olduğunu, HPV taşıyıcısı olduğunu ve müvekkiline bulaştırdığını, kıskanç davrandığını, evlilik birliğinin üzerine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini belirterek kadının davasının reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 300.000,00 TL maddî, 300.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, eşine karşı ilgisiz olduğu, kadına evlilik öncesi yeni yapılmakta olan ev bitince mobilya alınacağına dair söz verilmesine rağmen, geçici olarak oturdukları yerde kadının kardeşinin ikinci el mobilyalarıyla oturdukları, erkeğin ailesinin ekonomik sıkıntıya girmesi sonucu yeni eve taşınma durumunun olmadığı, kadının babasının yardımcı olma teklifinin de erkek ve ailesi tarafından olumlu karşılanmadığı, kadının, işten çıkmasının istendiği, çalışmadığı, modern giyinirken kıyafetlerine karışıldığı, kapalı giyinmeye başladığı, sarı saçlarını siyaha boyatmak zorunda kaldığı, kadının evlenmeden önce babası tarafından alınmış aracının erkek tarafından kullanılmaya başlandığı, erkeğin ev dışında bekar erkek arkadaşlarıyla vakit geçirdiği, erkeğin ağır kusurlu, kadının kusursuz olduğu gerekçesiyle erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, kadının çalışmaya başlaması nedeniyle yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili özetle; HIV virüsünü erkekten kaptığını, bu konuda namus kavramı üzerinden müvekkile saldırıldığını belirterek kusur, tazminat miktarları ve reddedilen yoksulluk nafakası yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; her iki boşanma davası, kusur, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, erkeğin reddedilen tazminat talepleri ve tedbir nafakası yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının 26.07.2021 tarihinden itibaren asgari ücret seviyesinde işe başladığı, erkeğin ise aile şirketinde çalışıp adına kayıtlı taşınmazlar olduğu, erkeğin ekonomik gücü ile kadının gelir seviyesi arasındaki fark dikkate alınarak tazminat miktarlarına ve reddedilen yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulüne, yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına 150.000.00 TL maddî, 100.000.00 TL manevî tazminata, aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının sair, erkeğin tüm istinaf taleplerinin ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının hatalı olduğunu belirterek her iki boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar, erkeğin reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin davasının reddi ile kadının davasının kabulü ile kadın yararına tazminat ve nafaka takdirinin isabetli olup olmadığı, isabetli ise miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, erkek yararına tazminata hükmedilme koşulları gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı- karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir. Bölge Adliye Mahkemesince, davacı- karşı davalı kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmolunmuş ise de; toplanan delillerden kadının çalıştığı, düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda, 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesi koşulları kadın yararına gerçekleşmemiştir. O halde kadın için yoksulluk nafakası takdiri doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA,

2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere erkeğin sair temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden Ayşenur'a iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.