"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/183 E., 2023/404 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ: Kırşehir 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/340 E., 2021/359 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın ve davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın ve davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile 1988 yılında evlendiklerini, bu evlilikten üç çocuklarının olduğunu, davalının sürekli evlilik birliği içerisinde kavga çıkardığını ve şiddet uyguladığını, davalının kendisine "senin yediğin dayakları eşek yeseydi adam olurdu, her aybaşı senin yine sırtın kaşınıyor" dediğini, davalının bu tehditlerine fazla dayanamadığını ve şikayette bulunmak zorunda kaldığını, davalının aynı ev içerisinde ev kirası, elektrik ve su parasını ödediğini, başka hiçbir şeye karışmadığını, kendisinin temizliğe giderek ve el işi yaparak ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştığını, kendisinin şuanda çocuklarının yanında sığıntı bir hayat yaşadığını 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 500.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminat ile 1.000,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını kabul etmediğini, davacının kendisine her kavgada "seni polislikten attıracağım" dediğini, davacı ile birlikte yaşadıkları dönemde ne kendisine ne de çocuklara huzur vermediğini, kendisiyle aynı evdeyken bile odasını ayırdığını, ne yemek ile ne çamaşır ile ilgilenmediğini, davacının sürekli kendisini davalıdan uzak tuttuğunu, kendi çamaşırını kendi yıkadığını, işten eve geldiğinde yemek olmadığında kendisinin yaptığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının davacıya ayrılana kadar sürekli hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, davalının davacıya kişisel ihtiyaçlarını karşılamak için harçlık vermediği, davacının yaşamış olduğu kaza sonrasında davacıyı arayıp sormadığı, tarafların 8 yıldır ayrı yaşadığı, davalının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 600,00 TL tedbir- yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, davacının ziynet alacağı talebi yönünden usulüne uygun açılmış bir dava bulunmaması nedeniyle talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın ve davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; tazminat miktarları yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının kendi kendine şiddet uyguladığını belirterek kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî-manevî tazminat, davanın kabulü, nafaka yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı kadının tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının 3. bendinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, davacı kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; tazminat miktarları yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının kendi kendine şiddet uyguladığını belirterek kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî-manevî tazminat, davanın kabulü, nafaka yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadının davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 166 ncı, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre erkeğin tüm; kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. O hâlde, Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ve 6098 sayılı Kanun'un 50 inci ve 51 inci maddelerinde düzenlenen hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.İlk Derece Mahkemesi kararının (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, kadın yararına hükmedilen maddî, manevî tazminat miktarları yönlerinden kadın yararına BOZULMASINA,
2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere erkeğin tüm, kadının diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.