"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/849 E., 2023/1540 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çorum 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/373 E., 2022/734 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı - karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin ekonomik, fiziksel, psikolojik şiddet uyguladığını, maaş kartının erkekte olduğunu, müvekkilin ailesi ile görüşmediğini, çocuğu yük olarak gördüğünü, başka kadınlarla aldattığını, "seni boşayacağım, anlaşmalı boşanalım" gibi sözler söylediğini ve evi terk ettiğini ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetinin anneye bırakılmasına, çocuk yararına aylık 2.500.00 TL tedbir/iştirak, müvekkili lehine aylık 2.500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, 150.000,00 TL manevî, 200.000,00 TL maddî tazminata, düğünde takılan ve erkek tarafından kullanılan ziynetlerin aynen iadesine, bu mümkün değilse 1.000,00 TL bedelinin, evlilik birlikteliği içerisinde edinilen malların tasfiyesine, şimdilik 1.000,00 TL katılma alacağının faiziyle müvekkiline ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı - karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının ilgisiz ve soğuk davrandığını, eğitim durumu nedeniyle küçümsediğini, çocuğun doğumundan sonra birlik görevlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin ailesini istemediğini, aşırı harcamalar yaptığını, müvekkilinin annesine müvekkilden tiksindiği, koynuna girmek istemediğini söylediğini ve müvekkilinin eşyalarını çöp poşetine koyarak onu evden kovduğunu, ziynetlerin kadında olduğunu ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına, 100.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının eşini küçümsediği, başkalarının yanında "biliyor musun da konuşuyorsun" dediği, "kültürsüz, gerizekalı" diyerek hakarette bulunduğu, erkek hakkında "evden gitsin" dediği, erkeğin ailesinin evlerine ziyaretlerini istemediği, geldiklerinde yüzünü astığı, buna karşılık erkeğin kadına yönelik "seni boşayacağım" dediği ve üçüncü bir kadına ait olduğu vodafone cevabi yazısıyla tespit olunan bir hat ile değişik zamanlarda sık sık mesajlaşarak güven sarsıcı davranışta bulunduğu, sonuç olarak tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, aylık 750,00 TL tedbir, 1.250,00 TL iştirak nafakasına, tarafların tazminat taleplerinin şartlar oluşmadığından, kadının tedbir nafakası talebinin düzenli ve sürekli geliri bulunması sebebiyle reddine, boşanma ile yoksulluğa düşeceğinden kadın yararına aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının ziynetlerin iadesi davasının kısmen kabulüne, 4 adet 20 gram 22 ayar bilezik (28.500,00 TL), 4 adet 10 gram 22 ayar bilezik (14.250,00 TL) ve 7 adet çeyrek altın (4.507,00 TL)dan oluşan ziynetlerin aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 47.257,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline, kadının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan davasının tefrikine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafaka miktarları, ziynet alacağının reddedilen kısmı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, nafakalar ve miktarları ile kabul edilen ziynet alacağı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sosyal ortamlarda eşini yalnız bırakma ve eşyalarını alıp evden gitme vakıalarının erkeğe kusur olarak yüklenmesi, öte yandan kadına da eşinin eşyalarını çöp torbasına koyma, eşine bağırma ve eşine soğuk davranma vakıalarının kusur olarak yüklenmesi gerektiği, bu durumda tarafların kusur dağılımında bir değişiklik olmamakla birlikte, kusur olarak yüklenen eylemler yönünden, hükmün gerekçesinin düzeltilmesi gerektiği, iştirak nafakasının da az olduğu gerekçesiyle tarafların kusura, kadının iştirak nafakasının miktarına ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne, hükmün kusura ilişkin gerekçesinin düzeltilmesine, sonuç itibariyle tarafların eşit kusurlu olduğunun tespitine, çocuk yararına aylık 2.000,00 TL iştirak nafakasına, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; delillerin hatalı değerlendirildiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve nafakaların miktarın yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; karşılıklı açılan boşanma davasında kusurun kimden kaynaklandığı, kadına kusur yüklenmesinin ve erkeğin davasının kabulüne karar verilmesinin dosya kapsamına uygun olup olmadığı, kadın lehine tazminat verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı nafakaların miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu, 335 inci ve 336 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- karşı davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.