Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6088 E. 2024/3072 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılık bulunmadığı, tüm delillerin dosyada mevcut olduğu ve kanunun doğru uygulandığı gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/65 E., 2023/959 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/388 E., 2022/835 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın feragat nedeniyle reddine, kadının ziynet alacağı talebinin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; çocuk doğduktan sonra erkeğin değiştiğini, kadını sürekli eleştirdiğini, küfür ve hakaret ettiğini, sürekli boşanacağını söylediğini, aralarındaki tartışmadan sonra evden ayrıldığını, 3 ay sonra geri döndüğünü ancak ilgisizliğinin devam ettiğini, kadının ziynet eşyalarının borçlarını ödemek için bozdurduğunu ancak geri vermediğini iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin kadına verilmesine, çocuk yararına aylık 1.250,00 TL tedbir ve aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap-karşı dava ve karşı dava cevaba cevap- ikinci cevap dilekçelerinde özetle; kadının ufak şeylerden tartışma çıkarttığını, hakaret ettiğini, çocuğun yanında sigara içtiğini, aşağıladığını, kök ailesiyle arasını açmaya çalıştığını, ziynetleri kadından almadığını iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin erkeğe verilmesine, çocuk yararına aylık 800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağının reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; eşine ve çocuğuna ilgisiz davranışlar sergileyen, eşine başkalarının yanında hakaret ve küçümseyici sözler söyleyen, boşanma isteğini dile getiren, eşine psikolojik ve ekonomik şiddet uygulayan erkeğin tam kusurlu olduğu, erkeğin duruşmalarda boşanmak istemediği beyanının karşı davadan feragat niteliğinde olduğu anlaşıldığından asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki düzenlenmesine, ortak çocuk yararına aylık 800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet alacağının kabulüne, erkeğin karşı davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, asıl davanın kabulü, tazminatlar, ziynet eşyası alacağının kabulü, velâyet yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı-davacı erkek vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, asıl davanın kabulü, tazminatlar,velâyet yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü ile kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ile miktarlarının hakkaniyete uygun takdir edilip edilmediği, velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 182 inci, 335 inci ve 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.