Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6108 E. 2024/4508 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldı ise kusurun kimde olduğu, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği, tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarı ile maddi manevi tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/901 E., 2023/886 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Develi 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/8 E., 2023/7 K.

Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin dört ay kadar önce eve terk edip gittiğini, ihtiyaçlar ile ilgilenmediğini, şiddet uyguladığını, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilerek 2.000,00 TL maddî ve 2.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, müvekkil lehine 800,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının güven sarsıcı davranışları olduğunu, cinsel birliktelikten kaçındığı, haksız bir sebep olmaksızın çocuk istememediği, alay ettiği, birlik görevlerini yerine getirmediği, evin hiçbir sorumluluğunu yerine getirmediği, sürekli sosyal medya sitelerinde dolaştığı, başka erkeklerle yazıştığı, habersiz spiral taktırdığını, ayrı olarak yatmaya başladığını belirterek kadının davasının reddi ile kendi davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının daha önceki eşinden olan çocukları ile birlikte ortak hanenin paylaşıldığı kadının çocuk istememesi nedeni ile erkekten gizlice spiral taktırması, kadının kendi ortak çocukları ile uyuması, erkeğin eşyalarını bodruma atması, erkek için başkalarına ağzı kokuyor horluyor demesi, erkeğin ise kadının çocuklarına karşı tutumu, devamlı surette küsmesi, kadına para vermemesi, eve gelen kadının misafirlerine soğuk davranması, evin geçimini sağlamaması nedenleri tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın ve birleşen davanın ayrı ayrı kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince

boşanmalarına, kadın lehine aylık 600,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşmesinden itibaren 14.400,00 TL toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, erkeğin kabul edilen birleşen davası, tedbir ve toptan yoksulluk nafakası miktarları ile reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf talebinde bulunmuştur.

2.Davalı- davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesininyukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, eşinin önceki eşinden olan çocuklarına iyi davranmadığı, misafirlerin yanına gelmediği, onlara soğuk davrandığı, kadının, eşinden ayrı çocukları ile yattığı, eşinden habersiz spiral taktırdığı, eşine kahvaltı hazırlamadığı, eşinin kıyafetlerinin bodruma attığı tüm tespit edilen kusurlar dikkate alındığında tarafların eşit kusurlu oldukları, hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası miktarı az olduğu gerekçesi ile erkeğin kusur belirlemesine; kadının ise kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakasına yönelik istinaf taleplerinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılmasına, kadın yararına aylık 800,00 TL tedbir ve 20.000,00 TL toptan yoksulluk nafakası ödenmesine, tarafların sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi,maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili; maddî-manevî tazminat taleplerimizin reddi, asıl davanın kabulü ile kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası, kusur belirlemesi usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davalarının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tedbir ve toptan yoksulluk nafakası şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, tarafların tazminat taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci, 176 ncı, 182 nci ve 330 uncu maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.