Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6363 E. 2024/4236 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, tazminat ve nafaka yükümlülüğünün olup olmadığı ve miktarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin eşine karşı şiddet uyguladığına dair yeterli delil bulunmaması, ancak ilgisiz ve sorumsuz davranışlarının boşanmaya sebebiyet vermesi, davacı kadının da ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kalarak kusurlu olması gözetilerek, yerel mahkemenin boşanma, nafaka ve tazminata ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kusur oranının düzeltilmesi dışında onanması, Yargıtay tarafından da usul ve hukuka uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/513 E., 2023/757 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 10. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/132 E., 2021/616 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kusur yönünden kabulü ile kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; süregelen şekilde davalı erkeğin ve ilk evliliğinden olan oğlunun müvekkiline şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, ailesi ile görüştürmediğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, davacı kadın yararına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde; kadının ailesinin etkisinde kalarak bu davayı açtığını savunarak davanın reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde erkek yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, 750.000,00 TL maddî, 750.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin kadına uyguladığı sözel ve fiziksel şiddet nedeniyle taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ortak hayatın çekilmez hale geldiği, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylara tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, boşanma davası açılınca hakimin davanın devamı süresince, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alması gerektiği, boşanmakla yoksulluğa düşen kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin koşulları oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir, 500,00 TL yoksulluk nafakasına, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tümüyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davalı erkeğe sözel ve fiziksel şiddet kusuru yükleyerek tam kusurlu kabul etmiş ise de; erkeğin sözel ve fiziksel şiddet uyguladığına ilişkin görgüye dayalı bir beyanın olmadığı, bu şekilde şiddet kusurunun ispatlanamadığı, ancak davalı erkeğin eşini istemediğini söylediği ve arayıp sormadığı, yine davacı kadının da ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığı, bu durumda evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı kadının az, davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu, kusur durumunun bu şekilde değiştirilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesi kararının diğer yönlerden usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin kusura yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kusurun düzeltilmesine, diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tümüyle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, boşanma davası olup, uyuşmazlık taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminat ile nafakaya hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarlarının dosya kapsamına, hakkaniyete, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.