"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1361 E., 2022/1421 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/197 E., 2021/956 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı erkek vekili ve davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince,kadının yetki itirazının usul ve kanuna uygun şekilde incelenerek işlem yapılmadığı, kabule göre de, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulduğu gerekçesi ile başvurunun kabulüne, hükmün kaldırılarak dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; tarafların 09.10.2017 tarihinde resmi nikah ile evlendiklerini, ortak çocuklarının olmadığını, tarafların İzmit'te nikah yapmak ve yaşamak üzerine konuşmalarına rağmen kadının ısrarları ile Alanya'da apar topar nikah yaptıklarını, davalı kadının erkek ile görünmekten kaçındığını, erkeğin ekonomik durumunu davalı kadına söylediğini ancak davalı kadının erkeğe emekli maaşıyla geçinemeyeceğini söyleyerek Alanya'dan İzmit'e gelmediğini, arayıp sormadığını, erkek aradığında ise küfür ve hakaret ettiğini, tartışma çıkardığını, davalı kadının beyanlarının haksız olduğunu, erkeğin ekonomik durumunu olduğu gibi anlattığını, nikahta harcama yaptığını, ancak davalı kadınının İzmit'e erkek ile gelmediğini, davalı kadının ortak hayatın kurulmasından kaçındığını beyanla tarafların boşanmalarına, erkek lehine 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın cevap ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; yetkili mahkemenin Alanya mahkemeleri olduğunu, mahkemenin yetkisine itiraz ettiğini, davacı erkeğin iddialarının asılsız olduğunu, davacının ekonomik yönden sıkıntısı olmadığını, iki evi ve dolgun emekli maaşı olduğunu, otuz yaşında yetişkin oğlu ile birlikte yaşayacaklarını söylediğini, ısrarları üzerine kabul etmek zorunda kaldığını, davacı erkeğin Alanya'ya geldiğinde çocuklarıyla ve ailesiyle tanıştığını ve ısrar ederek gelmişken nikahı yapalım dediği için nikahın yapıldığını, çevrenin etkisiyle ... bir kına gecesinin yapıldığını ancak salon dahil tüm masrafları kendi arkadaşlarının karşıladığını, vaadettiği iki bilezik ve nişan yüzüğünü, parası olmadığını söyleyerek yüzüğü kendisinin aldığını, maaşı için 550,00 TL, 600,00 TL civarında olduğunu söylediğini, talep edilen maddî ve manevî tazminat isteminin haksız olduğunu, davacı erkeğin ekonomik ve sosyal durumunu gizleyerek evlilik yaptığını, evliyken terk edilerek mağdur olduğunu beyanla, 500,00 TL tedbir nafakasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 06.11.2019 tarih ve 2018/127 Esas, 2019/929 Karar sayılı kararı ile; davalı kadının, davacı erkek ile birlikte yaşamaktan imtina ettiği, bu nedenle boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurluğu olduğu, evliliğin devamında yarar kalmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, davalı kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili tarafından, maddî ve manevî tazminat talepleri ile davalı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası yönünden, davalı kadın tarafından ise, yetki itirazı, davanın kabulü, kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 19.01.2021 tarih ve 2020/121 Esas, 2021/81 Karar sayılı kararı ile;davalı kadının yetki itirazının usul ve kanuna uygun şekilde incelenerek işlem yapılmadığı, kabule göre de, kısa karar ile yazılan gerekçeli kararın hüküm fıkrasında davacı erkeğin tazminat talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği halde, kararın gerekçesinde tazminat talepleri hakkında ret kararı verildiğinin açıklandığı, buna göre kanuna aykırı şekilde gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, doyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile davacı erkeğin davasının ve maddî, manevî tazminat talebinin reddine, davalı kadın lehine dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının, evliliği devam ettiği süre dikkate alınarak 09.07.2021 tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili, İlk Derece Mahkemenin ilk kararında, davanın kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine, kaldırılması ve dosyanın iadesine karar verildiği, iade kararının sebep ve gerekçesi ile bir ilgisi ve bağlantısı olmadığı, dosyaya yeni bir delil sunulmadığı ve bir değişiklikte olmadığı halde, davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, davalı kadının birlikte yaşamaktan kaçınması nedeniyle ortak hayatın kurulamadığı, erkeğin maddî ve manevî açıdan zorluklar yaşamak zorunda kaldığını beyanla; davanın reddi, kusur belirlemesi, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı erkek tanıklarının beyanlarında, dava dilekçesinde ileri sürülen maddî vakıa yönünden taraflar arasında geçimsizliğe ilişkin doğrudan görgüye dayalı bir beyan olmadığı gibi, geçimsizliğin varlığı ve davalı kadının kusurlu olduğu konusunda bilgi sahibi de olmadıkları, fiili ayrılığın tek başına boşanma sebebi sayılamayacağı, davalı kadına yönelik boşanmayı gerektirir kusurlu davranışın iddia ve ispat edilemediği, davanın reddine ilişkin kararının yerinde olduğu gerekçesi ile, davacı erke vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) ... alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili, İlk Derece Mahkemenin ilk kararında davanın kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine kararın kaldırılması ve dosyanın iadesine karar verildiği, iade kararının sebep ve gerekçesi ile bir ilgisi ve bağlantısı olmadığı, dosyaya yeni bir delil sunulmadığı ve bir değişiklikte olmadığı halde, davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, davalı kadının birlikte yaşamaktan kaçınması nedeniyle ortak hayatın kurulamadığı, erkeğin maddî ve manevî açıdan zorluklar yaşamak zorunda kaldığını beyanla,kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; davanın reddi, kusur belirlemesi, reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının ispatlanıp ispatlanmadığı, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, davacı erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ... maddesinin birinci fıkrası ve 371 ... maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.