"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1946 E., 2023/1080 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Menderes 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/70 E., 2022/218 K.
Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın tarafların vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı anne vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı baba vekili dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile kişisel ilişki kurulduğunu, aradan geçen süre ,çocukların yaşları da dikkate alındığında belirlenen sürelerin artık yetersiz kaldığını beyan ederek çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı anne vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, kişisel görüşme günlerinde; davacı babanın spor yaptığı müzik dinlediğini, çocukların babaannelerinin yanında tablet oynamak zorunda kaldıklarını, davacı tarafından kurulması istenilen kişisel görüşme günlerinin, anneyi sürekli olarak davacı babayı bekler pozisyonda bırakarak özgürlük alanını kısıtlayacağını, kabulü mümkün olmadığını, infazının da mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanma karar tarihinin üzerinden uzun bir zamanın geçtiği, çocukların okul öncesi durumdan çıkıp ilkokula giden büyümüş çocuklar oldukları, baba ile paylaşım istek ve ihtiyaçlarının arttığı gerekçesiyle değişen koşullar uyarınca önceki kararın kaldırılarak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulüne karar verilerek "Her ayın birinci ve üçüncü cumartesi günleri sabah saat 09:00'dan takip eden pazar günü akşam saat 18:00'ye kadar, Her yıl babalar günü sabah saat 10:00'dan akşam saat 17:00'ye kadar , Çocukların sonu tek yıllara gelen doğum günlerinde sabah saat 10:00'dan akşam saat 17:00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü sabah saat 10:00'dan üçüncü günü akşam 17:00'ye kadar eğitim dönemi yarı yıl (sömestr) tatillerinin ilk haftası, pazartesi günü sabah saat 10:00'dan takip eden cuma günü akşam 17:00'ye kadar, eğitim dönemi ara tatil dönemlerinin Cumartesi günü saat 10:00 dan izleyen hafta Çarşamba günü saat 17:00 ye kadar, her yıl 1 Temmuz sabah saat 10:00'dan, 31 Temmuz akşam saat 17:00'ye kadar" yanına alarak yatılı kişisel ilişki kurulmasına ve davacı taraf lehine ve kabul edilmeyen kısım yönünden davalı taraf lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı baba vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde yer alan taleplerin bir kısmının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, geçerli neden olmaksızın reddedilen talepleri hakkında kabulüne karar verilmesi gerektiğini, reddedilen taleplerinin neden reddedildiğinin gerekçelendirilmediğini, davalı lehine vekâlet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu beyan ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı anne vekili istinaf dilekçesinde; kararı kabul etmediklerini, dava açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkil aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, ilgili kararın yargılama giderleri ve vekâlet ücreti açısından tekrar değerlendirilmesi gerektiğini beyan ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkinin aradan geçen süre ve bu süreye nazaran çocukların yaşlarındaki değişim,uzman rapor ve uzman ek raporları,uzman tarafından sunulan 10.01.2022 tarihli ek raporda görüşme gün ve saatlerinin genel olarak uzatılabileceği şeklindeki görüş ve belirlenen gün -saatler ,çocukların uzman incelemesi sırasındaki beyanları,tanık beyanları,sunulan fotoğraflar ve sosyal medya paylaşımları, birlikte değerlendirildiğinde çocuklar ile baba arasında daha önce belirlenen kişisel ilişki gün ve saatlerinin yetersiz kaldığı,yeniden belirlenmesinin uygun olduğu, Mahkemece yeterli gerekçe ile belirtilen gün ve saatler şeklinde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı babanın bu husustaki istinaf sebebinin yerinde olmadığından davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Davacının davalı lehine belirlenen ücreti vekâlete, davalı yanın ise aleyhlerine belirlenen ücreti vekâlet ve yargılama giderlerine ilişkin istinaf istemlerinin incelenmesinde ise; davanın niteliği itibarı ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinden ibaret olduğunu asıl olan çocukların üstün yararı olduğunu bu nedenle Mahkemece davacı yanın bildirdiği ve talep ettiği ya da davalı tarafın kabul ettiği gün ve saatler ile bağlı olmaksızın belirleme yapılabileceğini, gerek davanın niteliği gerek davalı yanın cevap dilekçesinde talep edilen tüm gün ve saatleri kabul etmeyip bir kısmının reddini istemesi karşısında bir kısım gün ve saatleri kabul edilen, daha önce belirlenen gün ve saatlerin genişletilmesi talebi yerinde görülen davacı lehine yargılama giderleri ile ücreti vekâlete hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığını, davanın niteliği itibarı ile davada görüşme gün ve saatlerinin genişletilmesi hususu yerinde görüldüğünü ve bu hususta davalı yanın istinaf başvurusu bulunmadığını, o halde neticeten talebinin esası kabul edilen davacı aleyhine ücreti vekâlete hükmedilmesi yerinde olmayıp bu husustaki davacı istinaf sebebi ise yerinde olduğu gerekçesiyle; davacı yanın istinaf başvurusunun davalı taraf lehine hükmedilen ücreti vekâlet yönünden kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararı bu yönden kaldırılarak yeniden hüküm kurmak suretiyle davalı vekili lehine ücreti vekâlet takdirine yer olmadığına, sair istinaf istemlerinin esastan reddine kararı verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı anne vekili temyiz dilekçesinde; karar ilamının, yargılama sırasında değişen ve gelişen olaylar sebebiyle ilk olarak davacının davasının reddine karar verilmek üzere bozulmasına ve yine dava açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkil aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin kısmının ve davalı müvekkil lehine ücreti vekâlet takdirine yer olmadığı yönündeki kısmının temyiz incelemesinden geçirilerek kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini gerektirecek koşulların bulunup bulunmadığı, yeniden düzenlenen kişisel ilişkinin çocukların üstün yararlarına uygun olup olmadığı, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendi, 326 ncı maddesinin birinci fıkrası, 330 uncu maddesi, 332 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 182 nci,
323 üncü ve 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddeleri, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.