Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6480 E. 2024/4896 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen yoksulluk nafakasının kadının emekli olması ve bir daireye sahip olması nedeniyle hüküm altına alınıp alınamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davasında yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerektiği, kadının emekli olması ve malvarlığında bir daire bulunması nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceğinin anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin yoksulluk nafakasına hükmeden kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/556 E., 2023/703 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Şereflikoçhisar 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/200 E., 2021/409 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2006 yılında evlendiklerini, davalı-davacının evlilik birliği içerisinde edinilen ne varsa elinden çıkarmaya çalıştığını, aile konutunu habersiz sattığını, davalının kendisine karşı saygısız ve güvensiz olduğunu, küfür, tehdit ve hakaret ettiğini, en küçük sorunları büyüttüğünü, evden kovduğunu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evlilik birliği boyunca fiziksel ve sözlü şiddet gördüğünü, birleşen davalının küfürler edip tehdit ve hakaret ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, kıskanç olduğunu, sosyal medyada yayılan bir aile fotoğrafında yer alan kadını müvekkili sandığını, bu fotoğrafı tüm akrabalarına göndererek aldatıldığı iddiasını ortaya attığını, küçük düşürdüğünü, evi kendisinin terk ettiğini, tehdit, hakaret ve küfür içerikli mesajlar gönderdiğini, ortak çocuklarına da sözel, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, nafakanın tüfe oranında artırılmasına, faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin evin kendisinden habersiz satılması ve hakaret iddiasını ispatlamış olduğu,kadının ise fiziksel şiddet, sözlü şiddet, psikolojik şiddet, namusuna dil uzatma iddialarının ispatlandığı, dosyaya sunulan mesaj kayıtları ile de tehdit iddiasının ispatlanmış olduğu, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmelerini olanaksız kılacak biçimde temelinden sarsıldığı geçimsizlikte her iki tarafında kusurlu bulunduğu ancak erkeğin daha ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun'un dava ve karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, asıl davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat, yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, birleşen dosya ile açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, asıl dava davalısı-birleşen dosya davacısı kadın lehine bağlanan aylık 350,00 TL tedbir nafakasının 200,00 TL artırılarak aylık 550,00 TL olarak devamına, boşanma hükmünün kesinleşmesi ile yoksulluk nafakası olarak devamına, işbu kararın kesinleşmesinden sonra her yıl TÜFE oranında artırılmasına, 30.000,00 TL maddi, 29.000,00 TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile birlikte asıl dava davacısı - birleşen dosya davalısı erkekten alınarak, asıl dava davalısı- birleşen dosya davacısı kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı- davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, kusur belirlemesi, birleşen davanın kabulü, davalı-davacı yararına hükmolunan nafakalar ve tazminatlar ile reddedilen nafaka ve tazminat talepleri yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı-davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, kusur belirlemesi, birleşen davanın kabulü, davalı-davacı yararına hükmolunan nafakalar ve tazminatlar ile reddedilen nafaka ve tazminat talepleri yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği,tazminatlar, nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ıncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre erkeğin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (4721 sayılı Kanun md.175). Mahkemece kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ise de; toplanan delillerden kadının emekli olup ayrıca bir adet daireye sahip olduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında kadının sürekli ve yeterli gelirinin bulunduğu, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesi koşulları oluşmamıştır. Kadının yoksulluk nafakası isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden erkek yararına BOZULMASINA,

3.Davacı-davalı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine,26.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.