"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/513 E., 2023/784 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 23. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/199 E., 2021/326 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini, hiçbir sebep yokken ortak haneyi terk edip Konya'ya gittiğini, 17.06.2019 tarihinden beri de Konya'da yaşadığını, çocukları da yanına aldığını, kendisiyle görüştürmediğini belirterek taraflerın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili dava ve cevap dilekçesinde özetle; erkeğin dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını, evlilik birliğinin sarsılmasında erkeğin kusurlu olduğunu, eşiyle ilgilenmediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, sürekli küstüğünü, aşağıladığını, yatakları ayırdığını, karı koca ilişkilerinin olmadığını, boşanacağını söylediğini,eşi hastalandığında ilgilenmediğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, çocuklar için ayrı ayrı aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın için aylık 800,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadının hastalandığında ilgilenmediği, eşyalarla Ankara'ya gittiği, evden ayrılanın erkek olduğu, kadını salak kadın diye aşağıladığı, psikolojik ve duygusal şiddet uyguladığı, davalı kadının kusurunun olmadığı gerekçesiyle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile boşanmalarına,ortak çocuk ... yargılama sırasında reşit olduğundan velâyet hususunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk ...'nin velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ... ile davacı baba arasında kişisel ilişki tesisine, çocuk ... için takdir edilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının, ortak çocuğun reşit olduğu 23.07.2021 tarihi itibariyle kaldırılmasına, çocuk ... için takdir edilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının, kararın kesinleşmesinden itibaren ise aylık 400,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, kadın için Mahkemece takdir edilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının, karar kesinleştikten sonra ise aylık 500,00 TL yoksulluk nafakası olarak erkekten alınarak kadına verilmesine, 15.000,00 TL maddî, 13.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı erkek ile davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek istinaf dilekçesinde; kusur tespiti, asıl davanın reddi karşı davanın kabulü, velâyet ve tazminatlar yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; kişisel ilişki süreleri yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemenin kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile; tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek; kusur belirlemesi, kadının davasının kabulü, asıl davanın reddi, velâyet ve tazminatların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı,erkeğin boşanma davasının reddi ve kadının davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı ve velâyet noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.