"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/849 E., 2023/914 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şereflikoçhisar 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/58 E., 2022/92 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ile cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının, müvekkiline ilgisiz davrandığını, yüzüne bakmadığını, hoş geldin demediğini, kötü davrandığını, evlilik birliği sorumluluklarını yapmadığını, tehdit ve hakaret ettiğini, "Sevmiyorum seni" şeklinde söylediğini, başkalarının yanında kendisine onur kırıcı ve küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunu, savurgan davrandığı, evden kovduğunu, kadının iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, kadının karşı davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ile karşı dava ve cevaba cevap dilekçelerinde; erkeğin iddialarının asılsız olduğunu, kabul etmediklerini, erkeğin, müvekkiline sürekli ekonomik, sözlü, psikolojik ve fiziksel şiddet uygulayarak kötü muamelede bulunduğunu, kıskançlık yaptığını ve iftira attığını, hem aile ortamında hem de sosyal ortamlarda defalarca küçük düşürüldüğünü, aşağıladığını, ortak çocuğun kanser hastası olduğunu ve ilgilenmediğini, ihtiyaçları karşılamadığını, kirayı ödemediğini, eve gelip müvekkilini ve çocuğu dövdüğünü, başka kadınla aldattığını ve sadakatsiz davrandığını, ortak evi terk ederek aldattığı kadınla birlikte yaşadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk lehine 2.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 2.000,00 TL tedbir ve yoksululuk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, kadına fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığı, kıskanç olduğu, hakaret ettiği ve kadını aldattığı, kadının ise kusurunun bulunmadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin ...'ya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki tesisine, kadının velâyet ve iştirak nafakası talebinin reddine, kadın lehine aylık 560,00 TL tedbir, ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL manevî, 48.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, Mahkemenin 06.04.2022 tarihli tashih kararı ile, hükmün ilgili bentlerinin, "tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuk ...'nın velâyetinin ...'ya verilmesine, kadın lehine 50.000 maddî tazminata, tashih şerhinin kararın eki sayılmasına" karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili, karşı davada verilen boşanma kararını istinaf etmediklerini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, erkeğin asıl davası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kusur belirlemesine ilişkin değerlendirmesinde, karşı davada verilen boşanma kararında ve asıl davanın reddine ilişkin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, boşanma veya ayrılık davası açılınca davanın devamı süresince gerekli olan geçici önlemlerin kendiliğinden alınması gerektiğinden kadın lehine tedbir nafakası verilmesinin ve miktarının uygun olduğu, kadının ev hanımı olup gelirinin bulunmadığı, çocuğuyla birlikte yaşadığı, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın lehine, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminata karar verilmesinin doğru, miktarlarının uygun olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davacı-davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla;kusur belirlemesi, asıl dava ve maddî, manevî tazminat taleplerinin reddi, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında asıl ve karşı davasının ispat edilip edilmediği ve davaların kabulü şartlarının olup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.