Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6536 E. 2024/4936 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen tazminatlara uygulanacak faizin başlangıç tarihi ile ilgili karar düzeltmesinin (tavzih) yapılıp yapılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının kesinleşme tarihinin yazımında açık bir maddi hata bulunduğu ve bu hatanın tavzih yoluyla düzeltilebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin tavzih kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/215 E., 2022/378 K.

KARAR : Bozma sonrası başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulması-Tavzih talebinin kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Davalı-karşı davacı kadın vekilinin 26.12.2022 tarihli tavzih talebi üzerine İlk Derece Mahkemesince 24.01.2023 tarihli ek kararla tavzih talebinin kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin ek kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun)166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, boşanmanın fer'îlerine ve bir kısım ziynet eşyası alacağına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; davanın kabulüne, daha önce mahkeme kararı ile belirlenen tedbir nafakasının arttırılmasına ve yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 08.11.2018 tarihli kararı ile, her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalı erkekten alınarak davalı-karşı davacı kadına verilmesine, kadının ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı; taraf vekillerine istinaf talebinde bulunulmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 19.04.2021 tarihli kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemiz 25.10.2021 tarihli ilamı ile karar ilamının gerekçe kısmında tarafların istinaf başvuru sebepleri gösterilmiş olmasına karşın erkeğin istinaf başvuruları incelenerek hüküm kısmında da sadece erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesince kadının lehine hükmedilen tazminatların miktarları, tefrik kararı ile ziynet alacağının reddine yönelik başvurunun incelenmemiş olmasının yerinde görülmediği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B.Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin 22.02.2022 tarihli kararıyla; bozma ilamına uyulmakla yapılan yargılama sonrasında taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

C. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından yararına hükmedilen tazminatların miktarı, birleşen nafakanın artırılması davası hakkında verilen tefrik kararı, reddedilen ziynet alacağı davası ve zina nedeniyle açtıkları boşanma davasının işbu dosya ile birleştirilmesi taleplerinin reddine karar verilmesi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemiz 31.05.2022 tarihli ilamı ile ziynetler yönünden temyiz dilekçesinin reddine, tazminatların miktarlarının az olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına ve sair yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.

D.İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

1.İlk Derece Mahkemesinin 17.11.2022 tarihli kararı ile bozma ilamına uyulmakla kadın lehine kararın kesinleşmesine müteakip 35.000,00 TL maddî tazminat ve 30.000,00 TL manevî tazminatın erkek taraftan alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir. Kararın taraflarca temyiz edilmemesi sebebiyle 03.01.2023 tarihinde kesinleştirmesi yapılmıştır.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili 26.12.2022 tarihli dilekçesi ile karardaki "kararın kesinleşmesine" ibaresinin infazda tereddüte yol açtığını belirterek, açıklanmasını içerir tavzih talebinde bulunmuş, talep davacı-karşı davalı erkek vekiline tebliğ edilmiş, davacı-karşı davalı erkek vekili tavzih talebine cevap vermemiştir.

3.Erzurum 1. Aile Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı verilen ek kararı ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davalı- karşı davacı kadın vekilinin tavzih talebinin kabulüne, Mahkemenin 2022/215 Esas, 2022/378 Karar sayılı ilamının hüküm fıkrasındaki "...Asıl davada maddi ve manevi tazminatlara kararın kesinleşmesine müteakip yasal faiz uygulanmasına..." ilişkin hükmünün, "...Asıl davada maddi ve manevi tazminatlara kararın kesinleşmesine müteakip 03.05.2019 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına..." şeklinde tavzihine, tavzih kararının gerekçeli kararın eki sayılmasına, karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetl; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tazminatlara uygulanacak faizin başlangıç tarihi ve bu konuda tavzih kararı verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 305 inci, 306 ncı, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre kararın 05.03.2019 tarihinde kesinleştiği halde hükümde 03.05.2019 şeklinde yazılmasının yerinde düzeltilebilir maddî hata olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.