"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/695 E., 2023/835 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 17. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/414 E., 2020/418 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının erkeğin ailesine ve erkeğe hakaret ettiğini, aşağıladığını, uzaklaştırma kararı aldırıp yanına çağırdığını sonra da ihlal ettiğini belirterek ihbar ettiğini ve zorlama hapsi verilmesine neden olduğunu, bu nedenle işinden kovulduğunu iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde özetle; fiili evliliğin 10 gün sürdüğünü, erkeğin kadından kadında kalan ziynetlerini istediğini vermeyince küfür ettiğini, bu yaşanan olaydan sonra erkeğin boşanma davası açtığını ve sonrasında feragat ettiğini, bu olaydan sonra yaşanan olay olmadığını, ancak yılbaşına kadar zaman zaman tarafların biraraya geldiklerini, erkeğin kadına hakaret ettiğin, onur kırıcı davranışlarda bulunduğunu, iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.200,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin eşine yönelik aşağılayıcı ve hakaret içerikli sözler sarfedip fiziki şiddet uyguladığı, kadının ise; ceza yargılaması sonucunda erkeğe karşı hakaret eyleminin sabit görüldüğü, bu haliyle erkeğin ağır kusurlu, kadının az kusurlu olduğu anlaşıldığından asıl ve kaşrı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına karar tarihinden itibaren aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karşı davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, kadın yararına tazminat ve nafakalara hükmedilmesi ile miktarları, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının barışma girişimlerinin af olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde ve hükmedilen nafakaların miktarında, boşanmaya sebep olan olaylarda mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın yararına maddî ve manevî tazminat takdir edilmesinde ve takdir edilen tazminatların miktarında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; karşı davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, kadın yararına tazminat ve nafakalara hükmedilmesi ile miktarları, erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, karşı davanın kabulü şartlarının mevcut olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ve mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun takdir edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.