"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/580 E., 2023/882 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/800 E., 2021/1710 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava ve birleşen dava cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin ailesinin kadına iyi davranmadığını, erkeğin psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, şiddet uygulayarak evden ayrılmaya zorladığını iddia ederek asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının erkeğe ve ailesine hakaret ettiğini, ortak çocuk ile kendisine yapmadıkları şeyleri yapmış gibi iftira attığını, kadının basit konulardan sorun çıkarttığını, sebebi belirsiz sürekli borç alıp kredi çekmiş, evi nedensiz terk ettiğini, eve misafir gelmesini istemediğini, odaları kilitlediğini, yemek masasında huzursuzluk çıkardığını iddia ederek asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının sürekli her konudan tartışma çıkarttığı, ara sıra ortada hiç bir şey yokken evi terk edip gittiği, eve misafir gelmesinden hoşlanmadığı, düzenli olarak yemek yapmadığı geçiştirdiği, zaman zaman '' paramı çaldılar'' yada ''şampuanıma mazot kattılar '' diye evdekileri suçladığı, bütün evin iç kapı anahtarlarını toplayıp salonda ayrı yattığı ve salonun kapısını kilitlediği, kadının bitmek bilmeyen ancak kaynağını bilinmeyen borçları olduğu, kredi çekerken ve borçlanırken erkeğin haberi olmadığı, en son ortada hiç bir şey yokken kadının oğlu ve eşinden 09.07.2020 tarihinde bana kötü muamele ediyorlar ve eşim beni dövüyor diye gidip şikayetçi olduğu, erkek ve ortak çocuğun eve polislerin gelmesi ile bu durumdan haberdar olduğu ve sabaha kadar ifade vermekle ve hastanedeki işlemlerle uğraştıkları, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/26511 Soruşturma sayılı dosyası ile yapılan soruşturma ile alınan kati raporda kadının vücudunda darp ve cebir izine rastlanmadığı ve kamu davası açılması için yeterli delil bulunmadığından erkek ve ortak çocuk hakkında KYOK kararı verildiği, kadının eşi ve çocuğu hakkında haksız ithamlarda bulunduğu ve bu durum erkeğin ve çocuğun gururunu kırdığı, kadının ertesi gün evden ayrıldığı, erkeğe atfı kabil kusurun ispatlanamadığı, bu haliyle kadının tam kusurlu olduğu anlaşıldığından asıl davanın reddine, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, birleşen davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, kadının tazminat ve nafaka taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına ve maddî ve manevî tazminat takdir edilmemesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı-davalı kadın vekilinin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, kadının tazminat ve nafaka taleplerinin reddi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın reddi ve birleşen davanın kabulünün yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.