"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/486 E., 2023/794 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/408 E., 2021/1719 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalının düzenli işi olmadığını ve sürekli çalışmadığını, müvekkiline ekonomik ve fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ve hakaret ettiğini, aşağıladığını, kıskançlık yaptığını, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmediğini, tüm gün internette vakit geçirdiğini, bilgisayar oyunu oynayıp ayrı odada yattığını, ortak çocuklarını bıçakla dövdüğünü, bunun üzerine müvekkilinin çocuklarını da alarak can güvenliğinden endişe ederek evden ayrıldığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının sinirlendiğinde kadına karşı kötü ve küfürlü sözler söylediği, tarafların pek geçinemedikleri, 2019 yılı Ağustos ayı itibariyle ayrı yaşadıkları, en son ayrılığa konu olayda davalının bilgisayar oyunu oynarken çocukların saklambaç oynadıkları, çocuklar internet' in kablosuna takıldığı için oyunun kapandığı, davalının bu duruma çok sinirlendiği ve küçük çocuğun boğazına bıçak tutup korkuttuğu, davacının araya girdiği ancak davalının davacıya da bağırdığı, kadının bu olay sonrası jandarmaya başvurarak yardım istediği, akabinde Eskişehir' de yaşayan kardeşlerinin yanına geldiği ve tarafların bu olay sonrası bir daha bir araya gelmedikleri, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, cevap dilekçesi sunmayan tarafın delil bildirme hakkının da olmadığı, davalının sunmuş olduğu delil mahiyetindeki cd (tık tok videosu ) vs.. delillerin davacı tarafın muvafakatı olmadığından delil mahiyetinde değerlendirilip hükme esas alınamayacağı, dosya kapsamında toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğu ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, davacı ve çocuklar lehine takdir edilen tedbir nafakalarının karar tarihi itibariyle davacı için aylık 400,00 TL ye, çocuklar için ayrı ayrı aylık 350,00 TL' ye arttırılmasına ve boşanma kararı kesinleştikten sonra çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 350,00 TL iştirak nafakası, davacı lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, davacı lehine 10.000 TL maddî ve 10.000 TL manevî tazminata karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile davacı lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddi, manevi tazminat ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, delillerin takdirinde yanlışlık yapılmadığı, usuli işlemlerin kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, tarafların gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre davacı tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile boşanmaya karar verilmesinde, boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan geçici önlemlerin kendiliğinden alınması gerektiğinden boşanma davasının açıldığı günden, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar davacı ve ortak çocuklar lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, paranın alım gücü, günün ekonomik koşulları, davacı ve çocukların ihtiyaçları ile hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakaların miktarlarında, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan davacıl ehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, paranın alım gücü, günün ekonomik koşulları, davacının zorunlu ihtiyaçları, tarafların yaşları, evliliğin süresi ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakanın miktarı ve ödeme biçiminde, boşanma veya ayrılık vukuunda, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğundan velayeti anneye verilen ortak çocuklar için iştirak nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, paranın alım gücü, günün ekonomik koşulları, çocukların ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakaların miktarlarında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylar nedeniyle mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddî desteğini yitiren ve bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan davacı lehine, tarafların kusur dereceleri ile tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, mevcut ya da beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, evliliğin süresi ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde, takdir edilen maddî ve manevî tazminatın miktarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen davacı lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalı erkketen kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, ortak çocuklar lehine tedbir ve iştirak nafakası ile davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi,182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu madesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.