Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6792 E. 2023/4587 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar, miras bırakanlarına ait taşınmaz hisseleri için ortaklığın giderilmesi davasında adresleri bulunamadığı gerekçesiyle atanan kayyım kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacılar ile kayyım atanan kişilerin aynı kişiler olduğunun tapu kaydının düzeltilmesiyle ispatlanması ve bozma kararında belirtilen hususların yerine getirilmiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin kayyım kararının kaldırılmasına dair kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/1557 E., 2023/567 K.

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki kayyım kararının kaldırılması davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı- kayyım vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; 306 ada 13 parsel sayılı taşınmazın hissedarlarından ... tarafından Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1664 Esas sayılı dava dosyasında müvekkillerinin miras bırakanları ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ... aleyhine açılan ortaklığın giderilmesi davasında adresleri bulunamadığından İzmir Defterdarının kayyım olarak atandığını, davanın sonuçlanıp kararın kesinleştiğini ve Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/37 Satış sayılı dosyasıyla taşınmazın satışının yapıldığını ve kendilerine kayyım tayin edilen müvekkillerinin miras bırakanları hissedarların ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ...'nin paylarının bankaya yatırıldığını, staıştan paylarını alabilmeleri için kayyım kararının kaldırması gerektiğini belirterek, Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1664 Esas sayılı dava dosyasında 306 ada 13 parsel sayılı taşınmazın hissedarlarından ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ...'ye atanan kayyım kararının kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-Kayyım vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 08.12.2015 tarih ve 2013/1324 Esas, 2015/1330 Karar sayılı kararı ile, davanın kabulü ile, Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1805 Esas, 2009/252 Karar sayılı kararı ve ek kararı (tavzih kararı) ile ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ...'yi 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun (3561 sayılı Kanun) uyarınca temsil etmek üzere İzmir Defterdarının kayyım tayin edilmesine dair karardaki İzmir Defterdarının kayyımlığının kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı-kayyım vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 24.01.2018 tarih ve 2017/6112 Esas, 2018/1270 Karar sayılı ilamı ile, Mahkemece, konuya ilişkin Kanun hükümleri ve amacı gözetilerek, sadece dosyada bulunan mirasçılık belgeleri ile yetinilmeden; detaylı bir şekilde kolluk araştırması yapılarak, dava konusu taşınmaza ait ilk tesisinden itibaren bütün tedavülleri ile birlikte tapu kaydı ve dayanak belgelerinin ilgili tapu müdürlüğünden, vergi kaydıyla ilgili bilgi ve belgelerin belediye başkanlığından ve vergi dairesi müdürlüğünden getirtilip kayıt ve belgelerde kimlik bilgilerinin bulunması halinde nüfus müdürlüğünden ilgililerin nüfus aile kayıtlarının istenerek; kayyım atanan tapu malikleri ile davacıların murisleri arasındaki irtibatın araştırılması, tapu kaydı ve mirasçılık belgelerindeki ismi geçen kişilerin kimlik bilgilerinin farklılığı karşısında farklı olanlar belirtilerek gerekirse Mahkemece eldeki davanın davacılarının murislerinin tapu malikleri ile aynı kişiler olduğunun tespiti için dava açmak üzere süre ve imkan verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucu beklenerek buna göre bir değerlendirme yapılması ve toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek, kayyım atanan tapu malikleri ile davacıların murislerinin aynı kişiler olup olmadıkları hususu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece 10.05.2019 tarih ve 2018/299 Esas, 2019/618 Karar sayılı karar ile verilen, davanın kabulü ile Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1805 Esas, 2009/252 Karar sayılı kararı ve tavzih kararı ile ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ... haklarındaki İzmir Defterdarlığının kayyımlık kararının kaldırılmasına yönelik karara karşı, süresi içinde davalı kayyım vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 10.10.2019 tarih ve 2019/4556 Esas, 2019/8926 Karar sayılı kararı ile, davalı-kayyım vekilinin tapu kayıt malikleri ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ...’ye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmediği, bozmaya uyulmakla taraf yararına usuli kazanılmış hak doğacağı ve bozma ilamı çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılması gerektiği; kendilerine kayyım atanan tapu kayıt malikleri ..., ... ve ...’nin tapu kaydında geçen baba adlarının ... olduğu, sunulan mirasçılık belgelerinde ismi geçen kişilerin baba adlarının ise ... olduğun, önceki bozma ilamında; tapu kaydı ve mirasçılık belgelerindeki ismi geçen kişilerin kimlik bilgilerinin farklılığı karşısında, farklı olanlar belirtilerek gerekirse Mahkemece eldeki davanın davacılarının murislerinin tapu malikleri ile aynı kişiler olduğunun tespiti için dava açmak üzere süre ve imkan verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucu beklenerek buna göre bir değerlendirme yapılması ve toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek, kayyım atanan tapu malikleri ile davacıların murislerinin aynı kişiler olup olmadıkları hususu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen Mahkemece bu gereklilik yerine getirilmeden eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği belirtilerek davalı-kayyım vekilinin tapu kayıt malikleri ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ...’ye yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle kararın bozulmasına, davalı-kayyım vekilinin tapu kayıt maliki ... kızı ...’ye yönelik temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, bozma ilamı doğrultusunda Karşıyaka 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/365 Esas, 2021/930 Karar sayılı kararının bekletici mesele yapılmasına karar verildiği, işbu dosyanın tapu kaydının düzeltimelsi istemli olarak açıldığı, kararda malik ...'nin soy adının ... olarak eklenmesine, ... olarak yanlış yazılan baba adının ... olarak düzeltilmesine, malik ...'nin soy adının ... olarak eklenmesine, ... olarak yanlış yazılan baba adının ... olarak düzeltilmesine, malik ...'nin soy adının ... olarak eklenmesine, ... olarak yanlış yazılan baba adının ... olarak düzeltilmesine, tapuya bu şekilde tesciline karar verilmiş olduğu, verilen kararın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 27.01.2023 tarih ve 2021/2523 Esas, 2023/176 Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine dair kesin olarak karar verilmekle, bu tarihte kararın kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle; davanın kabulüyle, Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1805 Esas, 2009/252 Karar sayılı ilamı ve tavzih kararı ile ... kızı ..., ... kızı ..., ... kızı ... ve ... kızı ... haklarında verilmiş olan kayyımlık kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-kayyım vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-Kayyım vekili temyiz dilekçesinde; kayyım atanan tapu malikleri ile davacıların murislerinin aynı kişiler olup olmadıkları hususunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğini, gerekçenin yetersiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tapu malikleri ile davacıların murislerinin aynı kişi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, 3561 sayılı Kanuna dayalı atanan kayyım kararının kaldırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 3561 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin birinci fıkrası, Mal Memurlarının Kayyımlığı Hakkında Yönetmelik; 4721 sayılı Kanun'un 477 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olduğu, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı kayyım vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.