Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6808 E. 2024/4474 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen yoksulluk nafakasının miktarının ve gerekliliğinin dosya kapsamına uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Kadının uzman raporunda belirtilen geliri ve sahip olduğu taşınmazlar göz önüne alınarak, boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceği hususunda yeterli araştırma yapılmadan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/832 E., 2023/1449 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tokat Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/772 E., 2023/9 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; kadının çalışma hayatının son bulmasıyla erkeğin ekonomik olarak kadını desteklemediğini, kadının ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, ilgisiz ve sevgisiz olduğunu, yatağını ayırdığını, evde sürekli cep telefonu ile oyun oynadığını, yaşanan tartışmalarda kadına ve ailesine sinkaflı sözler söylediğini, 6-7 ay önce çıkan tartışmada kadının yeğenine tokat attığını, erkeğin bu davranışları nedeniyle kadının evi terk ettiğini belirterek davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Defne'nin velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, iştirak ve yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına, yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminatıa karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ortak çocukların ve evin ihtiyaçlarını ihmal ettiği, sosyal ortamlarda ve özel günlerde kadını sürekli yalnız bıraktığı, maddî anlamda destek olmayıp ekonomik şiddet uygıladığı, kadına karşı hakaret ettiği ve aşağıladığı, kadının yiğenine karşı yumruk vurmak suretiyle fiziksel şiddet uyguladığı, kadının kusurunun ispatlanamadığı, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Defne'nin velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk Göktuğ'un velâyetinin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk Defne yararına aylık 350,00 TL tedbir ve 750,00TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve 750,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarı ile nafakalara ÜFE artırımı uygulanmaması yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; alınan uzman raporu ve özellikle ortak çocuğun beyanı dikkate alındığında kadının iddialarının yerinde olmadığını, hükmedilen tazminatların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, erkeğin ekonomik durumu dikkate alınmadan nafakaya hükmedildiğini belirterek davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğe, kadının yeğenine fiziksel şiddet uyguladığına ilişkin fiziksel şiddet kusuru yüklenmiş ise de bu olaydan sonra evlilik birliğinin devam ettiği anlaşıldığından bu kusurun erkeğe yüklenemeyeceği, bu kusurun çıkarılması halinde de erkeğin yine tam kusurlu olduğu, kadın yararına yoksulluk nafakası ile ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının miktarlarının az olduğu, nafakalara her yıl ÜFE oranında artırım talebi varken bu hususta hüküm kurulmamasının doğru olmadığı gerekçesiyle erkeğin kusur belirlemesi, kadının yoksulluk ve iştirak nafakaları ile bunlara artırım uygulanmamasına yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile kararın hüküm kısmının ilgili bentlerinin kaldırılmasına, yerlerine yeniden hüküm kurulmasına, kararın gerekçesinin açıklandığı şekilde düzeltilmesine, ortak çocuk ... yararına aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, her iki nafakaya yıllık ÜFE oranında artırım uygulanmasına, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarlayarak davanın kabulü, kusur belirlemesi, hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ile kadın yararına tazminat ile kadın ve ortak çocuk yararına nafaka verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, şartları var ise miktarlarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 161 inci maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi,174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.İlk Derece Mahkemesince davacı kadının ev hanımı olduğu, gelirinin olmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince de hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle miktarın artırılmasına karar verilmiş ise de, alınan uzman raporunda kadının 3.500,00 TL geliri olduğunu belirttiği ve kadın üzerine kayıtlı taşınmazların bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, kadının ekonomik ve sosyal durumuna yönelik tekrar araştırma yapılıp düzenli gelirinin bulunup bulunmadığı, gelirinin ne kadar olduğu, başka bir işte çalışıp çalışmadığı, sahip olduğu taşınmazların değeri ve kira gelirinin bulunup bulunmadığı kapsamlı olarak araştırılıp değerlendirilerek, kadının boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceği konusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden davalı erkek yararına BOZULMASINA,

2.Davalı erkek vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.