"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1294 E., 2023/1030 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıgöl Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2018/176 E., 2019/382 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde; davalının rahatsızlığı sebebiyle evlilik birlikteliğinin kendisine yüklediği görevi yerine getiremediği için tarafların yaklaşık on yıl önce fiilen ayrıldıklarını, yeniden bir araya gelerek evlilik birliğini sürdürmelerinin imkanı bulunmadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediğini, davalının ... isminde bir bayan ile birlikte yaşamaya başladığını ve Yeşilyurt'a taşındığını, halen bu bayanla yaşadığını, boşanmaya ilişkin kusuru bulunmadığını, boşanmak istemediğini beyanla davanın reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde lehine 1.000,00 TL nafaka ile nafakanın artış miktarının belirlenmesine, lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının, 2010 yılında Mine ismindeki bir kadını davacının ikinci eş olarak eve getirdiği, ortak çocuk tanık ...'ın çevreden davacı babasının ikinci eşini, davalı olan annesinin getirdiğini duyduğuna ilişkin beyanı ve tanıkların davalı ve ikinci eşin bir süre aynı evde birlikte kaldıkları yönündeki beyanları, tarafların sekiz yıldır ayrı evde yaşamaları bir arada değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmasına yol açan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, davalı lehine 250,00 TL tedbir, 400,00 TL yoksulluk nafakasına, davalının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davalı lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalının daha ağır kusurlu olmadığı, dosyaya yansıyan tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyet ilkesine göre, davalının yoksul durumda bulunduğu anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının hakkaniyete uygun bulunduğu gerekçesi ile davalı kadının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davalı lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında davalı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.