Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7042 E. 2024/4348 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, boşanmaya ve varsa hangi tarafın kusurlu olduğuna, tedbir nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarının tespiti uyuşmazlığıdır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olayların ispatlanamadığı, dosya kapsamına göre tarafların kusurlarının belirlenemediği ve tedbir nafakası miktarında da bir değişiklik yapılmasını gerektirecek bir durumun olmadığı değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1556 E., 2023/1350 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Manisa 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/567 E., 2020/256 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap-karşı dava cevap dilekçesinde özetle; kadının evde durmadığını, sürekli ablasına gittiğini, ilgisiz olduğunu, kadının evi ihmal ettiğini, cinsel olarak erkekten uzaklaştığını iddia ederek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL manevî ve 50.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının doğru olmadığını, erkeğin kadına cep harçlığı dahi vermediğini, dışarı çıkmasına izin vermediğini iddia ederek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenilen taraf tanıklarının tarafların geçimsizliğine ilişkin görgüye dayalı bilgilerinin bulunmadığı böylelikle, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını gösterir ve boşanmayı gerektirir şekilde tarafların kusurundan kaynaklanan bir geçimsizliğin kanıtlanamadığı anlaşılmasına göre asıl ve karşı davanın ayrı ayrı reddine, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kararın kesinleşmesine kadar kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, aleyhine hükmedilen yargılama gideri, vekâlet ücreti ile tedbir-yoksulluk nafakası ile taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karşı davanın reddi ile nafaka miktarı, taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin, devamının eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığının ve bunda da tarafların kusurlarının varlığı ve derecelerinin, her iki tarafın da dosyaya sunduğu toplanan deliller kapsamıyla ispatlanamadığının, davanın reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırı bir husus bulunmadığının, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası miktarının indirilmesini veya artırılmasını gerektirir bir durum da bulunmadığının anlaşılmasına göre, usul ve yasaya uygun olan hükme yönelik yerinde bulunmayan tarafların istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle;asıl davanın reddi, aleyhine hükmedilen yargılama gideri, vekâlet ücreti ile tedbir-yoksulluk nafakası ile taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği yönlerinden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, erkeğin davasının kabulü gerekip gerekemediği, kadın yararına tedbir nafakasın hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkek aleyhine hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 323 üncü maddesi, 326 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medenin Kanunu'nun 2 nci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.