"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/252 E., 2023/1006 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bahçe Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/85 E., 2021/207 K.
Taraflar arasındaki açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; erkek evlenirken kadına, herhangi bir cinsel beklentisinin olmadığını, ikisininde yalnız olması sebebi ile yoldaş olabileceklerini, sadece güler yüz, ev temizliği, kendinin şahsi kılık kıyafet bakımı, yemek ihtiyaçlarının karşılanması beklentisi olduğunu dile getirdiğini, kadına herhangi bir borcunun olup olmadığını varsa ödemek istediğini dile getirdiğini, sadece bir miktar borcunun olduğunu söylediğini, ancak çok daha fazla borcu olduğunu, bu borçların erkek tarafından ödenmek zorunda kaldığını, iddet müddetinin bitmediğini söylemediğini, oğlunun cezaevine gireceğinin söylemediğini sonrasında kadının oturdukları evin tapusunu kendi üzerine devir etmesini istediğini, kadının ev işleri ile ilgilenmediğini, temizlik ve yemek yapmadığını,yapsa bile istemi ile ricası ile yaptığını, zaman zaman evlerine gelen 7 çocuğuna en azından bir büyük olarak ev sahibi olarak ilgisiz davranışlar sergilediğini, evde sürekli huzursuz tavırlar sergilediğini, cep telefonuna çok düşkün olduğunu, sürekli elinde telefon ile zaman gecirdiğini, erkeğin gelini hırsızlıkla suçladığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, erkek yararına 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadını hizmetçi gibi gördüğünü, çocuklarının etkisinde kaldığının, evden kovduğunu, çocuklarının kadına kapının iti diyerek küçük düşürdüklerini, çocuklarından şiddet gördüğünü, ileri sürerek davanın reddine, kadın yararına artış oranı ile aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının sürekli borç altına girdiği ve bunu erkekten gizlediği, evlendikten sonra huzursuzluk çıkmaması amacıyla davalının evlenmeden önceki ve evlendikten sonraki tüm borçlarının davacı tarafından ödendiği, kadının evin tapusu istediği, erkeğin bunu kabul etmemesi üzerine huzursuzluklar başladığı, temizlik, yemek gibi gerekli olan ev işlerini yapmadığı, erkeğe, erkeğin çocuklarına ve misafirlerine karşı ilgisiz olduğu, hasta olduğunda kadının ziyarete dahi gelmediği, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına 2.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve buna bağlı olarak davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin kabulünün gerektiğini, nafaka miktarının az olduğunu ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediği, erkeğin çocuklarına ilgisiz ve soğuk davrandığı; erkeğin davalı kadın ile ayrılmak istediğini söylediği, çocuklarının kadının eşyalarını aşağıya atmasına sessiz kaldığı, boşanma sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu; eşit kusurlu eş yararına yoksulluk nafakası şartlarının oluştuğu, tarafların tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; kusurun gerekçesinin düzeltilmesine, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kararının kesinleşmesinden itibaren gelecek her yıl TÜİK' in belirlediği ÜFE oranında artırılmasına, davalı kadın vekilinin diğer itirazlarına konu istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin ve buna bağlı olarak davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, tazminat taleplerinin kabulünün gerektiğini, nafaka miktarının az olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tümü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olup olmadığı ile kadın yararına tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ile nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.