Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7110 E. 2024/3802 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davalarında, kadının zina nedeniyle boşanma talebinin reddine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, kadının zina iddiasına dair sunduğu CD içeriğinin incelenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek, bozma kararı verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/915 E., 2023/1761 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/798 E., 2022/24 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ferîleri talepli davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi uyarınca açılan karşı davanın reddine, asıl davanın ve karşı davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; davalı-karşı davacının ailesinden kimseyi müşterek konuta almadığını, hakaret ettiğini, aşağıladığını, evin anahtarını değiştirdiğini, işini batırdığını, 900.000,00 TL borcunun olduğunu iddia ederek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının asılsız olduğunu, erkeğin müvekkilini aldattığını, şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, eve bakmadığını, icra takibine uğradığını, sürekli alkol kullandığını, eve geç saatlerde geldiğini, cinsel şiddet uyguladığını, ortak çocukla ilgilenmediğini savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine öncelikle 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, 1.000,00 TL tedbir, iştirak nafakası, 1.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL manevî tazminatın davacı karşı davalı erkekten alınarak davalı karşı davacı kadına verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2004 yılında evlenen ve ... adında çocukları bulunan taraflardan kadının erkeğin ailesini eve almadığı, evin anahtarlarını değiştirdiği, davacıya "Allah belanı versin, orospu çocuğu, sen nasıl adamsın" diyerek hakaret ettiği; erkeğin başka kadınlarla ilişkisinin olduğu, evin giderlerini karşılamadığı tarafların bu şekilde sabit görülen bu eylemleri ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden oldukları, yeniden bir araya gelerek evlilik birliğini yürütebilmelerine imkan kalmadığı, davacı karşı davalı erkeğin başka kadınlarla ilişkisinin zina boyutunda olduğu sabit görülmediği, davalı karşı davacı kadının, erkeğin ailesini eve almama, evin anahtarlarını değiştirme, erkeğe hakaret etme eylemlerine karşın davacı karşı davalı erkeğin başka kadınlarla ilişkisinin bulunması, evin giderlerini karşılamaması kusurları birlikte değerlendirildiğinde erkeğin ağır kusurlu olduğu, davalı karşı davacıya karşı güven sarsıcı davranış içerisinde bulunduğu anlaşılan erkeğin bu eylemi ile kadının kişilik haklarının zedelendiği, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat, evlilikte geçen süre, tarafların yapılan ekonomik durum araştırmalarına göre davalı karşı davacının boşanma ile yoksulluğa düşme koşulunun oluşmayacağı, ortak çocuğun velâyeti hususunda velâyetin ortak verilmesi öncelikle düşünülmesi gerekse de taraflar arasında yaşanan anlaşmazlıklar ve gelinen aşamada velâyetin ortak verilmesinin küçüğün menfaatine uygun olmayacağı, gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca açılan karşı davanın reddine, asıl davanın karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı kanunun 166 ıncı maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına ,ortak çocuk için aylık 600,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakasının 850,00 TL iştirak nafakası olarak devamına, kadının tedbir nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yoksulluk nafakası talebinin reddine, 25.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak, kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, velâyet, iştirak nafakası ve kadın lehine belirlenen manevî tazminat yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen zina davası, kabul edilen asıl dava ile kadının reddedilen nafaka talepleri, iştirak nafakasının ve manevî tazminatın miktarı yönünden ilk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; reddedilen zina davası, kabul edilen asıl dava ile kadının reddedilen nafaka talepleri, iştirak nafakasının ve manevî tazminatın miktarı bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, erkek tarafından evlilik birliğinin sarsılmasına dayalı, kadın tarafından zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılmasına dayalı olarak terditli olarak açılan davalarda evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin zina eyleminin ispat edilip edilmediği, kadının davasının zina hukuki nedenine dayalı olarak kabulü gerekip gerekmediği, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası şartlarının bulunup bulunmadığı, iştirak nafakası ve manevî tazminat miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 161 inci ve 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci ve 330 uncu maddeleri.

3. Değerlendirme

Davacı karşı davalı erkeğin evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı davasına karşı kadın tarafından öncelikle zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak dava açılmış Mahkemece zina eyleminin ispat edilemediği belirtilerek her iki davanın evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle kabulüne karar verilmiştir. Yapılan inceleme sonucunda davalı karşı davacı kadın tarafından erkeğin zinasına ilişkin yasal süresi içerisinde delil olarak dayanılan delillerden video kaydı ve fotoğraflar CD olarak dosyaya sunulmuştur. İlk Derece Mahkemesince delil olarak sunulan CD'nin çözümü yaptırılmamış, bu delil gerekçede tartışılmamıştır. İlk Derece Mahkemesince, CD'nin çözümü yaptırılıp tüm deliler birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre kadın terditli davasında asıl talebi olan zina davası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının kadının reddedilen zina davası yönünden kadın yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre kadının davası ile erkeğin davası ve fer'îleri hakkında yeniden hüküm kurulması gerekli hale geleceğinden kadının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.