Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7114 E. 2024/5017 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmışsa kusurun kimde olduğu ve buna bağlı olarak boşanma, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hüküm altına alınıp alınmayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi tarafından erkeğe kusur olarak yüklenen eşe karşı yağma suçlamasının, kadının kendi telefonunu geri almaya çalıştığı bir olaydan ibaret olması ve bu nedenle kusur olarak değerlendirilemeyeceği, ancak diğer kusurlar nazara alındığında erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılması ve diğer hususlarda da usul ve yasaya aykırı bir durum olmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/730 E., 2023/1825 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/48 E., 2021/818 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı dava cevap-cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin ilgisiz olduğunu, erkeğin kadına hakaret ve küfür ettiğini, aşağıladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, başka bir kadınla görüştüğünü iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 500.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili karşı dava ve ikinci cevap-karşı dava cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının iddialarının kabul edilemez olduğunu, kadının kıskanç yapıda olduğunu, kadının ailesinin erkeği tehdit ettiğini, kadının erkeği aşağıladığını, hakaret ettiğini, kadının ilgisiz ve sevgisiz olduğunu, evde temizlik yapmadığını iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, aksi takdirde çocukla babası arasında kişisel ilişki düzenlenmesine, kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına eziyet derecesinde fiziksel şiddet uyguladığı, eşe karşı yağma fiili işlediği, çocuka ilgisiz davrandığı, kadını aşağıladığı, erkeğin güven sarsıcı davranışta bulunduğu, eve geç geldiği, fiili ayrılık yarattığı, evlilik birliğinin eşlere yüklediği temel sosyal sorumluluklardan kaçındığı, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, karşı davanın reddine, çocuğun velâyetinin anneye verilmesine baba ile çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, 18.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 150.000,00 TL maddî ve 180.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin boşanma, velâyet ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen boşanma davası ve fer'ileri ile kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, asıl davanın kabulü ve karşı davanın reddi, kadın yararına tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi, tedbir ve yoksulluk nafakasının kabulü usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle kusur belirlemesi, reddedilen boşanma davası ve fer'ileri ile kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulünün ve karşı davanın reddinin doğru olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata, tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle İlk Derece Mahkemesince erkeğe kusur olarak yüklenilen eşe karşı yağma vakıasının, kadının erkeğin arabasında kalan telefonunu geri almak istemesine rağmen erkek eş tarafından alınmasına engel olunması niteliğinde olduğundan kusur olarak yüklenilmeyeceğinin, kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlara göre yine de erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.