"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/168 E., 2023/680 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kozan Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/21 E., 2022/744 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evliliklerinden ortak iki çocukları olduğunu, müvekkili ve ailesi tarafından aile konutu olarak kullanılan taşınmazı davalı ...'a ait olan taşınmaz üzerine Kozan .... lehine davalı eş tarafından ipotek tesis edildiğini, aile konutunun satışa çıkarıldığını, ipotek tesisi yapılırken müvekkilinin rızasının alınmadığını, ipoteğin geçersiz olduğunu belirterek, Adana ili, ... ilçesi, ... Mah. 393 Ada 4 Parselde kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına, Kozan İcra Müdürlüğünce başlatılan satışın durdurulmasına ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı banka vekili cevap dilekçesinde; davacının dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, ipoteğin tesis edildiği tarihte davalı ...'un bekar olduğunu bu nedenle eş muvafakati alınmasına gerek olmadığını, davalı ...'un davacı ... ile ipoteğin tesisinden sonra 04.09.2013 tarihinde evlendiğini, davacının takibin tarafı olmadığını belirterek, davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... usulünce tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.Kozan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.10.2016 tarihli ilk kararı ile; davacı ... ile diğer davalı ...'un aile nüfus kayıt örneğinin incelenmesinden, tarafların 04.09.2013 tarihinde evlendikleri, davaya konu ipoteğin tesis edildiği 20.08.2013 tarihinde davalı ...'un bekar olduğu, bu durumda ipoteğin tesis edildiği tarihte aile konutundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davaya "Aile Mahkemesi" sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
2.Kozan Aile Mahkemesinin 16.04.2021 tarihli ikinci kararı ile; davacı ... ile diğer davalı ...'un aile nüfus kayıt örneğinin incelenmesinden, tarafların 04.09.2013 tarihinde evlendikleri, davaya konu ipoteğin tesis edildiği 20.08.2013 tarihinde davalı ...'un bekar olduğu, bu durumda ipoteğin tesis edildiği tarihte aile konutundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılması talep edilen ipotek bedeli üzerinden nispi peşin harç alınmadan yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmesinin doğru olmadığı
gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
3.Kozan Aile Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ... ile davalı ...'un aile nüfus kayıt örneğinin incelenmesinden, tarafların 04.09.2013 tarihinde evlendikleri, davaya konu ipoteğin tesis edildiği 20.08.2013 tarihinde davalı ...'un bekar olduğu, bu durumda ipoteğin tesis edildiği tarihte 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi anlamında aile konutundan bahsedilemeyeceği dikkate alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve açıklanan gerekçe ile aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacı kadının ipoteğin tescil tarihinden çok öncesinden itibaren davalı ... ve ortak çocukları ile birlikte ipotek konulan taşınmazda ikamet etmekte olduğunu, müvekkil ile davalı ...'un fiilen evli olup ortak çocukları da resmi nikah tarihinden önce doğduğu, resmi nikahın çocukların doğumundan sonra yapıldığını, nüfus kayıtları incelendiğinde çocukların doğum tarihi ve nüfusa tescil tarihlerinin resmi nikah tarihinden önce olduğu, eksper raporu düzenlenirken davalı banka basiretli bir tacir gibi davranmadığını, aile konutu olarak kullanılan taşınmaz davalı ... tarafından diğer davalı bankaya ipotek edildiği tarihte fiilen evli olup, ortak çocukları olduğu, sadece resmi nikah tarihine bakılarak davanın reddine karar verilmesinin hakkaniyete ve adalet duygusuna aykırı olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin delil değerlendirmesi ve davanın ret gerekçesinin doğru olduğu, davacının davasını ispat edemediği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrarla reddedilen davası yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan davanın kabulü için gereken yasal şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, resmi nikah olmaksızın davacı ve davalı eşinin fiili birlikteliklerinin yasanın aradığı anlamda aile konutu olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı ve 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.