Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7171 E. 2024/4861 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti ve kişisel ilişki düzenlemesi hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçeleri değerlendirilerek, usul ve yasaya uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/556 E., 2023/997 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kınık Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/188 E., 2021/230 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2018 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının olduğunu, erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiğini, alkol ve kumar alışkanlığı olduğunu, borçlandırdığını, fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir nafakası, 1.500,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkeğe, dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı erkek tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kumar oynadığı, bu sebeple borçlandığı, kadına kredi çektirdiği, alkol sorunu olduğu, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, birlik görevlerini ihmal ettiği, bu durumun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, alınan sosyal inceleme raporu içeriği dikkate alınarak velâyetin anneye verilmesine, ortak çocukla baba arasında her ayın birinci ve üçüncü haftasında Cumartesi günü saat 10.00 ile 18.00 saatleri arasında ve Dini Bayramların ikinci günü saat 10.00 ile 18.00 saatleri arasında, babalar gününde 10.00 ile 18.00 saatleri arasında, davalı erkek tarafından davacı kadının yaşadığı yerden alınarak süre bitiminde davacı kadının yaşadığı yere teslim edilmesi suretiyle ortak çocuk ile davalı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak ortak çocuk yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakası, 500,00 TL iştirak nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olan erkeğin davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın yararına 5.000,00 TL maddî tazminat, 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından takdir edilen tazminatların ve nafakaların miktarlarının çok az olduğu, ortak çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin ise hatalı olduğu belirtilerek; tazminatların ve nafakaların miktarları ile kişisel ilişki düzenlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, duruşma gününün ve dilekçelerin erkeğe usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, ön inceleme duruşmasında delillerini bildirmek üzere erkeğe süre verilmediği, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının olmadığı, kadın yararına tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu, velâyet düzenlemesinin ise kadının psikolojik rahatsızlığı olduğu da dikkate alındığı zaman hatalı olduğu belirtilerek; kusur belirlemesi, tazminatlar, velâyet yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi tarafından dava dilekçesinin, davalı erkeğe usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, tebligata gerekli ihtarların eklendiği ve davalı erkek tarafından iki haftalık süre içerisinde davaya karşı cevaplarını içerir dilekçe sunulmadığı, ön inceleme duruşmasına davalı erkeğin bizzat katıldığı, dava dilekçesinin tebliğine dair bir itirazda bulunmadığı, bir sonraki celse tahkikata geçileceğinin davalı erkeğe ihtar edildiği, davalı erkeğin tahkikat duruşmasına katılmadığı, davacı kadının tanıkları dinlenerek davalı erkeğin yokluğunda hüküm kurulduğu, dilekçelerin ve duruşma günlerinin tebliği ile ilgili usul ve yasaya aykırı bir durumun bulunmadığı, süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı erkeğe delillerini bildirmek üzere süre verilmemesinin ise isabetli olduğu, İlk Derece Mahkemesince yapılan kusur belirlemesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, alınan sosyal inceleme raporu, ortak çocuğun fiilen anne yanında kaldığı ve velâyetinin anneye verilmesine engel dosya kapsamına yansıyan bir durum olmadığı, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin ortak çocuğun üstün yararına uygun olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, paranın alım gücü dikkate alındığında ortak çocuk yararına takdir edilen iştirak nafakası miktarının az olduğu, kadın yararına tazminata hükmedilmesi yasal şartlarının oluştuğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, mevcut ve beklenen menfaat, kusur derecesi, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen tazminatların miktarının az olduğu belirtilerek; davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerler kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına 40.000,00 TL maddî tazminat, 40.000,00 TL manevî tazminat, ortak çocuk yararına aylık 1.250,00 TL iştirak nafakası, davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin ise diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile tazminatlar ve nafakaların miktarları ile kişisel ilişki yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, velâyet ve kişisel ilişki yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, ortak çocuk yararına hükmedilen nafakaların miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin ortak çocuğun üstün yararına olup olmadığı, erkeğin savunma ve hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 27 inci maddesi, 126 ncı maddesi, 127 inci maddesi, 128 inci maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; Anayasanın 141 inci maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 182 inci maddesi, 327 inci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 335 inci maddesi, 336 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 12 nci maddesi; Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.