"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2168 E., 2022/2994 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/733 E., 2022/386 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekili tarafından velâyet yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının velâyet hükümlerinin, eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince ortak çocuğun velâyetinin davacı erkeğe verilmesine karar verilmiştir.
Kararın davalı kadın vekili tarafından velâyet yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşanma ve fer'îleri konusunda anlaştıklarını, protokolün dilekçe ekinde yer aldığını belirterek; tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Dava dilekçesi davalı kadına 08.06.2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı kadın dilekçeye cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 22.06.2020 tarih ve 2020/236 Esas, 2020/227 Karar sayılı kararı ile, dava her ne kadar anlaşmalı boşanma olarak açılmış ise de evlilik tarihinden itibaren bir yılın geçmemiş olması nedeniyle yargılamaya çekişmeli boşanma olarak devam edildiği, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve tarafların ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesi konusunda anlaştıkları gerekçesiyle; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilerek anne ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili tarafından velâyet yönünden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 23.10.2020 tarih ve 2020/1469 Esas, 2020/1461 Karar sayılı kararı ile; ortak çocuğun 3 aylık olduğu ve anne sütüne ihtiyacı olduğu belirtildikten sonra, kamu düzeninden olan velâyet konusunda tarafların ayrıntılı beyanları alınıp araştırma yapılmadan ve çocuğun velâyetinin babaya verilmesi gerekçesi belirtilmeden karar verilmesinin ... olmadığı gerekçesiyle; hükmün velâyet yönünden kaldırılmasına ve eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile babanın çocuğun kendisinde bulunduğu dönemde çocuğa karşı ihmal veya istismarının olmadığı, tanık beyanlarına göre babanın boşandığı gün çocuğa bakması için yardımcı tuttuğu, annenin de boşandıktan sonra bir dönem bakıcıyla birlikte çocuğa baktığı, bakıcının aynı zamanda tanık olarak dinlendiği ve annenin çocuğu emzirmek istemediğine şahit olduğu, annenin boşanmadan bir ... sonra çocuğu babaya teslim ettiği ve ... süre hiç arayıp sormadığı, annenin gizli bir şekilde ilaç kullandığına bakıcının şahit olduğu, diğer tanıkların da kadının öfke kontrol problemi olduğunu söyledikleri belirtildikten sonra; annenin boşanma kararı ile birlikte çocuğun bakımını babaya vermesi, çocuğu emzirmeye yönelik isteksizliği ve akabinde çocuğu tamamen davacı baba ve bakıcının bakımına bırakması, ... süre bebeğinin ne durumdan olduğuna yönelik iletişimde bulunmaması, arayıp sormaması, emzirme döneminde olan bir annenin ilaç kullanımının bebeğe verebileceği zararlardan bağımsız hareket etmesi, çocuğun annede bulunduğu dönemde vücudunda meydana gelmiş olan yara, iz, pişik gibi durumların annenin çocuğa bakım yükümlüğünü yerine getirmediğini kanıtlaması gerekçe gösterilerek; kesinleşen boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak Genco ...'in velâyetinin babaya verilerek anne ile çocuk arasında her ayın birinci ve üçüncü haftası cumartesi sabah saat 10.00 ile Pazar günü akşam 17.00 arasında, dini bayramların ikinci günü aynı saatler arasında ve her yıl anneler günü saat 13.00'ten 21.00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili tarafından velâyet yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya kapsamındaki uzman raporlarının dikkate alınmadığını, çocuğun yaşının ... olması nedeniyle anne ilgi ve sevgisine muhtaç olduğunu ve tek bir tanığın beyanına üstünlük tanınmasının ... olmadığını belirterek; velâyet yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosyaya sunulan davalı annenin dosya kapsamındaki tedavi evrakları, ortak çocuğun velâyetinin babada olmasına rağmen davalı annenin istediği zaman çocuğu gidip görebilmesi ve özellikle tanık olarak dinlenilen çocuğun bakıcısının beyanı değerlendirildiğinde kararın dosyadaki delillere uygun olarak verildiği gerekçesiyle; davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; ortak çocuğun velâyetinin ara karar ile anneye verilmiş olmasına karşın babanın çocuğu alıkoyduğunu, dosya kapsamındaki uzman raporlarının dikkate alınmadığını, çocuğun yaşının ... olması nedeniyle anne ilgi ve sevgisine muhtaç olduğunu, tek bir tanığın beyanına üstünlük tanınmasının ... olmadığını ve velâyetin babada kalması halinde anne ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki süresinin az olduğunu ileri sürerek; velâyet ve kişisel ilişki süresi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ortak çocuk Genco ...'in velâyetinin babaya verilmesinin çocuğun ... yararına uygun olup olmadığı ve anne ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki süresinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanunu'nun 182 nci, 323 üncü, 324 üncü ve 336 ncı maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası, 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.