Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7238 E. 2023/4763 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin boşanma davasında maddi tazminatın azlığı nedeniyle verdiği bozma kararına karşı yapılan karar düzeltme talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararının yasal ve hukuki dayanaklara uygun olduğu, karar düzeltme talebinin ise 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesinde belirtilen karar düzeltme nedenlerinden hiçbirini içermediği gözetilerek karar düzeltme talebi reddedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/200 E., 2022/710 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece kadın yararına 800.000,00 TL maddî ve 750.000,00 TL manevî tazminatın ödenmesine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının kadın yararına hükmolunan maddî tazminatın az olduğu gerekçesiyle bozulmasına, erkeğin tüm, kadının sair temyiz itirazlarının reddine, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi gereğince zina hukuki sebebine dayalı olarak ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmesini, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesini, ortak çocuklar lehine aylık ayrı ayrı 5.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın lehine yasal faizi ile birlikte 2.000.000,00 TL maddî, 1.000.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin babaya verilmesini, 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.11.2015 tarihli kararı ile; erkeğin 2006 yılından beri başka bir kadınla gönül ilişkisi yaşadığı, ona ayrı bir ev açtığı, zaman zaman birlikte seyahatlere ve tatillere gittiği, eş ve çocuklarını manen ilgisiz bıraktığı, eve geç saatlerde geldiği belirtilerek, erkeğin tam kusurlu olduğundan bahisle kadının davasının kabulü ile erkeğin davasının reddine, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı 1.000,00 TL tedbir ve 2.500,00 TL iştirak nafakasına, kadın için 2.000,00 TL tedbir ve 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın için 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminatın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte erkekten tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından, zina nedenine dayalı boşanma kararı verilmemesi ve tazminatların miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından ise, her iki davanın tamamı yönünden temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairemizin 13.12.2016 tarihli ilamında, mahkemece zina sebebine dayalı boşanma davası konusunda bir karar verilmemiş olmasından bahisle hükmün bozulmasına, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermiştir.

3. Bozma ilamına karşı taraflarca yapılan karar düzeltme istemi, Dairemiz 18.10.2017 tarihli kararı ile reddedilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 09.01.2018 tarihli kararda, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, erkeğin davasının reddine, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı 1.000,00 TL tedbir ve 2.500,00 TL iştirak nafakasına, kadın için 2.000,00 TL tedbir ve 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın için 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminatın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte erkekten tahsiline karar verilmiştir.

2. Karara karşı, süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından tazminatların miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından ise her iki dava yönünden temyiz isteminde bulunulmuştur.

3. Dairemiz 04.03.2019 tarihli ilamında, kadın yararına verilen tazminatların miktarının az olduğundan bahisle hükmün bozulmasına, bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu sair hususların onanmasına karar verilmiştir.

4. Bozma ilamına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından yapılan karar düzeltme istemi, Dairemiz 12.11.2019 tarihli kararı ile reddedilmiştir.

C. Üçüncü Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 27.04.2021 tarihli kararda, kadın lehine 400.000,00 TL maddî 350.000,00 TL manevî tazminata kesinleşme tarihinden itibaren kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte karar verilmiştir.

2. Karara karşı, süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından tazminatların miktarı ve faizin başlangıç tarihi yönünden, davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından ise kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz isteminde bulunulmuştur.

3. Dairemiz 26.01.2022 tarihli ilamında, yeniden kurulan hükmün bozma ilamında belirtilen ilkelere, bozmanın amacına uygun olmadığından bahisle davacı-karşı davalı kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarının az olduğuna karar verilerek, önceki bozma ilamında belirtilen ilkelere ve bozmanın amacına uygun olmadığından bahisle hükmün bozulmasına ve kesinleşen yönlerden inceleme yapılması mümkün bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile kadının faize ilişkin temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

4. Bozma ilamına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından yapılan karar düzeltme istemi, Dairemiz 26.05.2022 tarihli kararı ile reddedilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile zarar gören kişisel haklar ve menfaatler değerlendirilerek, kadın lehine 800.000,00 TL maddî 750.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili maddî ve manevî tazminatların miktarı ve faizin başlangıç tarihi yönlerinden, davalı- karşı davacı erkek vekili kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 22.03.2023 tarihli 2022/10929 Esas, 2023/1193 Karar sayılı kararıyla, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan maddî tazminatın az olduğu gerekçesi ile hüküm bozulmuş, erkeğin tüm kadının sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; Yargıtay kararı ile yerel mahkeme hakiminin takdir hakkına müdahale edildiğini, yargılamada geçen uzun sürenin kadın yararına değerlendirilemeyeceğini, tazminatların sebepsiz zenginleşme aracı haline geldiğini, sosyal ve ekonomik durum araştırma raporlarına göre orta düzeyde gelir sahibi olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının kusurlu olduğunu, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin de düzeltilmesi gerektiğini, yerel mahkemenin hukuk ve hakkaniyete aykırı kararı ile kadın yararına hükmolunan nafaka ve tazminatların amacını aştığını bu nedenle tazminatın az bulunmasına ilişkin kararın düzeltilmesi gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, İlk Derece Mahkemesinin Dairece verilen son bozma ilamına uyup uymadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun ( 1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 174 üncü maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Karar düzeltme talebinin REDDDİNE,

1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470.00 TL para ceza ile 562.65 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,17.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.