Logo

2. Hukuk Dairesi2023/723 E. 2023/3410 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme, maddi ve manevi tazminat ile ziynet eşyalarının iadesi taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları gözetilerek, yerel mahkemenin kusur belirlemesi, tazminat miktarı ve ziynet eşyalarının iadesine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/186 E., 2022/2530 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/174 E., 2021/777 K.

Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ilgisiz olduğunu, gebelik döneminde destek olmadığını, sonrasında gebeliğinin düşük ile sonlandığını, sadakatsiz davranışları olduğu, cinsel olarak uzak durduğunu, kitap fırlatarak şiddet uyguladığını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ziynet eşyalarının müvekkiline iadesine, 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap ve karşı dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinin kök ailesini benimsemediğini, evlilik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, dedikodu çıkardığını, hakaret ettiğini, müvekkilinin çocuk isteğine olumsuz cevap verdiğini, sürekli kavga ettiklerini belirterek evlilik birlikteliklerinin davacının kusurlu eylemleri nedeniyle temelinden sarsıldığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, müvekkili yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı- karşı davacı erkeğin, başka kadınla otelde kaldığı, bu hususun otel kayıtlarında da tespit edildiği, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, aynı kadınla telefon görüşme kayıtlarının da tespit edildiği, hakaret ettiği, kadının hamileliğinde eşine gerekli özen ve desteği göstermediği, davacı-karşı davalı kadının ise erkeğe küfür ve hakaret ettiği, davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu, olduğu gerekçesi ile her iki davanın da boşanma yönünden kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, davacı-karşı davalının nafaka talebinin reddine, davacı-karşı davalı lehine 40.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, davalı-karşı davacının tazminat taleplerinin reddine, davacı-karşı davalının ziynet eşyası alacağına yönelik davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, erkeğin davasının reddi gerektiği, maddî ve manevî tazminat miktarlarının yetersiz olduğu ve ziynet alacağı davasının kabulü gerektiği gerekçeleri ile kusur belirlemesi maddî ve manevî tazminat miktarları, erkeğin davasının kabulü ve ziynet alacağı davasının reddi yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı- karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı- karşı davacı vekili; kadının boşanma davasının kabulünün hatalı olduğu, kusurunun bulunmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin ve kendi karşı davasında maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddinin doğru olmadığı

gerekçeleri ile kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her iki tarafa yüklenilen hakaret ve küfür ettiklerine dair kusurun soyut kaldığı, kadının hamileliğinde erkek eşin kadın eşe gerekli özen göstermediğine dair kusur açısından ise kadının bebeğini düşürdükten sonra evliliğin devam ettiği, dolayısı ile kadının hamileliği ile ilgili kusur yönünden erkek eşi affettiği, en azından hoşgörü ile karşıladığı, ayrıca erkeğin aralarında meydana gelen tartışma sırasında kadına kitap fırlatarak şiddet uyguladığı, bu hususun dosyaya sunulan fotoğrafla da ispatlandığı bu durumda tarafların kusur durumuna yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile erkeğin kadına hakaret ettiğine, kadının da erkeğe hakaret ve küfür ettiğine, erkeğin kadının hamileliğinde gerekli özen ve desteği göstermediğine dair kusurların gerekçeden çıkartılarak, erkeğin kadına kitap fırlatmak sureti ile şiddet uyguladığına dair kusurun gerekçeye eklenerek, gerçekleşen bu duruma göre davalı-karşı davacı erkeğin evlilik birliğinin temelden sarsılmasına ilişkin olaylarda tam kusurlu olduğu davacı-karşı davalı kadının evlilik birliğinin temelden sarsılmasına neden olaylarda kusurunun bulunmadığının tespit edilmesi nedeni ile erkeğin karşı davasında boşanmaya ilişkin hükmün kaldırılmasına ilişkin istinaf itirazlarının kabulü ile davalı-karşı davacı erkeğin karşı davasının reddine, sair yönlerden istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; katılma yoluyla, tazminatların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; kusur belirlemesi ve tazminatların usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada kusur belirlemesine yönelik delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, kadın yararına nafakalar ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 176 ncı maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.