"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1709 E., 2023/1994 K.
KARAR : Kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sinop 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/262 E., 2023/18 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve mehir alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, kadının mehir alacağı talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçelerinde özetle; kadının aşırı kıskanç hareketleri olduğunu, erkeğin hasta babasını ziyarete gitmediğini, meslek sahibi olmasına rağmen çalışmadığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, kadının karşı davası ile bu davadaki diğer istemlerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına hakaret ettiğini, kadının çalışmasına izin vermediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, her akşam eve alkollü geldiğini, eşine defalarda şiddet uyguladığını, kadını bir çok defa aldattığını, zina yaptığını, evi terk ettiğini, kadınla evliyken başka bir kadından iki tane çocuğu olduğunu ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle terditli olarak 4721 sayılı Kanun'un 161 inci, 164 üncü, 162 nci veya166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, mehir sözleşmesinde yer alan 50 büyük altının erkekten alınarak kadına verilmesine, kadın yararına 500,000,00 TL maddî, 500,000,00 TL manevî tazminat ile aylık 4.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin Ş. isimli kadından evlilik dışı ilişki neticesinde 2 çocuğunun olduğu, çocuklar ile erkek arasındaki soybağının tanıma yoluyla kurulduğu, böylece erkeğin zina yaptığının ispat edildiği, kadın tarafından açılan davanın öncelikle zina hukuki nedenine dayandırıldığı, erkek tanıklarının kadının kusurlu davranışlarını ispata yeter beyanda bulunmadıkları bir takım kusurların ise eski tarihlere ilişkin olaylardan ibaret olduğu, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın zina nedeniyle kabulüne 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadının diğer boşanma nedenlerine dayalı istemleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir, 2.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir, 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, kadın yararına yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının mehir alacağına ilişkin talebinin kısmen kabulüyle 5 adet büyük altının erkekten alınarak kadına ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesiyle; İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakaları, tazminatlar ile mehir alacağının kabul edilen kısmı yönlerinden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesiyle; kusur belirlemesi, lehine takdir edilen nafakaların ve tazminatların miktarları ile mehir alacağının reddedilen kısmı yönlerinden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının emekli hemşire olması, düzenli ve sürekli bir gelirinin bulunması nedeniyle yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı, tarafların kusurlu davranışları ve sosyal ekonomik durumlarına göre kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlere ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulması suretiyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin ise reddine mehir alacağı yönünden kesin olmak üzere karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının mesleği olmasına rağmen kendi isteği ile çalışmadığını, sigorta primleri erkek tarafından ödenmek suretiyle emekli olduğunu, erkeğin maddî durumunun kötü olduğunu, iş yerinin borca batık olduğunu, dosyaya sunulan bilirkişi raporunda bu durumun yer aldığını ileri sürerek aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının evlendikten sonra eşinin isteği üzerine mesleği bıraktığını, kadının en alt seviyede prim ödenmesi suretiyle emekli olduğunu ve emekli aylığının bu sebeple düşük kaldığını, erkeğin tam kusurlu olduğunu, yoksulluk nafakası talebinin reddinin hukuka aykırı olduğunu ve maddî manevî tazminatların miktarının düşük olduğunu ileri sürerek kararın reddedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında kadının boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmeyeceği ve kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci
maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.