"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1397 E., 2023/745 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/1558 E., 2022/126 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı - karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin prematüre doğan ortak çocuk ...'in bakımında müvekkiline ve ortak çocuğa yardımcı olmadığını, eve geç geldiğini, alkol aldığını, fiziksel şiddet uyguladığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, evi terk ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, müvekkilini dinen boşadığı yönünde mesaj gönderdiğini, psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, sürekli borsa oynayarak para kaybettiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetinin müvekkiline verilmesine, aylık 5.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, faizi ile birlikte 500.000.00 TL maddî ve 700.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı - karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesiyle; davacı - karşı davalının şiddet uyguladığını, intihara teşebbüs ettiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, lüks harcamalarda bulunduğunu iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velayetinin müvekkiline tevdii ile aylık 500.00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının erkeğe şiddet uyguladığı, habersiz cebinden para aldığı, intihar girişiminde bulunduğu, bu nedenle kusurlu olduğu, erkeğin ise alkol kullandığı, gece hayatı olduğu, eve geç geldiği, eşine şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, eşine dinen boşadığını söylediği ve yükümlülüklerini yerine getirmediği, erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, çocukların yaşı daha ziyade anne ilgi, sevgi ve bakımına ihtiyaç duyduğu bir gelişim döneminde bulunduğu, davacı annenin, halihazırda çocukların bakım ve sorumluluğunu üstlenmiş olduğu ve velayet sorumluluğunu üstlenebilecek yeterlilikte olduğu anlaşıldığından velâyetin anneye tevdiine, aylık 2000.00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceğinden nafaka talebinin reddine, koşulları oluştuğundan kadın yararına boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren faizi ile 300.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı -karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur tespiti, tazminatların miktarı, reddedilen yoksulluk nafakası ile çocuklar için hükmedilen nafakaların miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, erkeğin reddedilen tazminat talepleri, nafaka miktarları ve velâyet yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadına yüklenen erkeğin cebinden habersizce para alma vakıasına yönelik tanık beyanları duyuma dayalı olduğu gibi davalı - karşı davacı erkeğin bu vakıaya dayanmadığı, kadına bu vakıanın kusur olarak yüklenemeyeceği, İlk Derece Mahkemesince belirlenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre erkeğin ağır kusurlu olduğu tespitinin yerinde olduğu, çocuklar yararına hükmedilen nafaka miktarları ile kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının ise az olduğu gerekçesiyle davacı karşı davalı kadının kusur belirlemesi, ortak çocuklar lehine hükmedilen nafakalar ve kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, bu hususlarda yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kusurun gerekçesinin belirtildiği şekilde düzeltilmesine, ortak çocuklar için Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinden itibaren aylık 5000.00 TL tedbir, kesinleşmeden itibaren 5000.00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına faizi ile 500.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminata, davacı - karşı davalı kadının sair, davalı - karşı davacı erkeğin tüm istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kusur tespiti, manevi tazminatın miktarı ve reddedilen yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, kusur tespiti, velâyet, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, erkeğin reddedilen tazminat talepleri ve nafakaların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kusur tespiti, tazminatlar, nafakalar ve velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 182 nci, 330 uncu, 331 inci, 335 inci ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup her iki taraf vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.