Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7438 E. 2024/5240 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı açılan boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, tazminat ve nafaka yükümlülüğünün olup olmadığı ve miktarının tespiti, velayetin kime verileceği hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillerin değerlendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, usul ve yasaya uygun olarak karar verdiği gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/813 E., 2023/952 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/377 E., 2022/44 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının zina hukuksal sebebine dayalı boşanma talebinin reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılma hukuksal sebebine dayalı boşanma davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı-karşı davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin her konuşmayı tartışmaya çevirdiğini, aile üyeleri içerisinde hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, hanede ve arabanın içerisinde başka kadınlara ait eşyalar bulduğunu iddia ederek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) öncelikle 161 inci maddesi olmadığı takdirde 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî ve 160.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının, hakaret ettiğini, çocuğa şiddet uyguladığını, erkek ve ailesini benimsemediğini ileri sürerek 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesine dayalı asıl davanın reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadına hakaret ettiği, aşağılayıcı sözler söylediği, alkol kullandığı, başka bayanla görüştüğü, güven sarsıcı hareketlerinin bulunduğu, konutun anahtarını kadına vermediği; kadının ise erkeğe hakaret ettiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesine dayalı boşanma talebinin reddine, tarafların 166 ncı maddesine dayalı davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakası, kadın yararına yasal şartları oluştuğundan aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 25.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminat karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının boşanma davasının kabulünün hatalı olduğunu, kusur tespitinin isabetsiz olduğunu, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşmadığını, tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, nafakalar ve velâyete ilişkin düzenlemenin çocukların yüksek yararına uygun olmadığını ileri sürerek kararın kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat, nafaka ve velâyet yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davacı-karşı davalı kadın vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunun, zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne karar verilmesinin gerektiğini, kusur tespitinin hatalı olduğunu, yoksulluk ve iştirak nafakaları ile tazminatların miktarlarının az olduğunu ileri sürerek kararın erkeğin kabul edilen davası ile reddedilen zina hukuksal sebebine dayalı boşanma talebi, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanların esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, delillerin takdirinde yanlışlık yapılmadığı, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, davaların kabulüne ve reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, belirlenen ve gerçekleşen kusurlara, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile mevcut ve beklenen menfaat ile kişilik haklarının zedelenmesi, kadın ve çocuğun ihtiyaçları da dikkate alındığında, kadın yararına hükmedilen tazminat ile kadın ve çocuk yararına hükmedilen nafaka miktarlarının az olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince davacı-karşı davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle; ortak çocuk ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 1.250,00 TL iştirak ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata; davalı-karşı davacı erkek vekilin tüm, davacı-karşı davalı kadın vekilinin diğer itirazlarına konu istinaf başvurularının 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesinin tekrarlamakla birlikte, kararın hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat, nafaka ve velâyet yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olup olmadığını, tazminat koşullarının kimin yararına oluştuğu, kadın yararına nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı ile tazminat ve nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin çocuğun yüksek yararın uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü ve 175 inci maddesi, 182 inci ve 327 inci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 335 inci maddesi, 336 ncı maddesi; 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.