Logo

2. Hukuk Dairesi2023/748 E. 2023/4148 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma hükmü kesinleşmiş taraflar arasında, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak hükmedilen tazminat miktarlarının doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanabilir hukuk kuralları değerlendirilerek, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur belirlemesi, erkeğin tazminat taleplerinin reddine ve kadın yararına tazminata hükmedilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/397 E., 2022/2785 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/385 E., 2021/874 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının zinaya dayalı boşanma talebinin reddine ve her iki tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın ... kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin kadının erkek kardeşinin eşi ile görüştüğünü ve sadakatsiz olduğunu iddia ederek; tarafların öncelikle zina, mümkün olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 125.000,00 TL maddî, 125.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile karşı davaya cevaba cevap dilekçesinde; erkek hakkındaki iddiaların doğru olmadığını, kadının erkeği sürekli aşağılayıp hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, sıklıkla evden ayrılıp babasının evine gittiğini, kadının ailesinin tehditleri nedeniyle erkeğin işinden ayrılmak zorunda kaldığını iddia ederek; kadının davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve erkek yararına 10.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının zina iddiasının ispatlanamadığı, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine "geri zekalı" diyerek hakaret eden, "ağabeylerime seni dövdürürüm" diyerek erkeği tehdit eden ve ağabeylerinin erkeği tehditlerine sessiz kalan kadının ağır, eşinin erkek kardeşinin karısı ile gönül ilişkisi yaşamak suretiyle sadakat yükümlülüğünü ihlal eden erkeğin az kusurlu olduğu; düzenli geliri bulunan ağır kusurlu kadın eşin yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı; boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile; kadının zinaya dayalı boşanma talebinin reddine, her iki tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda sadakatsiz olan erkeğin kusurlu olduğunu, asgari ücret düzeyinde gelir elde eden kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmemesinin doğru olmadığını ve dava dilekçesindeki taleplerinin kabulü gerektiğini belirterek; zinaya dayalı boşanma talebinin reddi, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri ve yoksulluk nafakası yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin eşinin erkek kardeşinin karısı ile gönül ilişkisi yaşamak suretiyle güven sarsıcı eyleminin ortaya çıkmasından sonra kadının ve yakınlarının duydukları infailin ve tepkinin sonucunda sarf olunan sözlerin kadın eşe kusur olarak yüklenmesinin olanaklı olmadığı, kadın eşe yüklenebilecek tek kusurun eşine karşı hakaret etmesi olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine hakaret eden kadının az, güven sarsıcı davranışları olan erkeğin ağır kusurlu olduğu; ağır kusurlu erkek eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği; çalışan ve düzenli geliri bulunan kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği gerekçesi ile; kadının istinaf başvurusunun kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadının az, erkeğin ağır kusurlu olduğunun tespitine, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine ve kadının sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.... kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; günün ekonomik koşulları dikkate alındığında kadın lehine hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğunu, kadının asgari ücret düzeyinde gelir elde etmesinin onu yoksulluktan kurtarmadığını ve bu nedenlerle kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu olduğunu, erkeğin telefon hattını kadının kullanmış olması nedeniyle erkeğe güven sarsıcı davranış kusurunun yüklenemeyeceğini, tazminat taleplerinin reddedilmesinin ve kadın yararına tazminatlara hükmedilmesinin doğru olmadığını ve bu nedenlerle kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve aleyhe hükmedilen tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadının davasındaki boşanma hükmü kesinleşmiş olmakla, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı, kusur belirlemesine bağlı olarak erkeğin davasının kabulünün, erkeğin tazminat taleplerinin reddinin ve kadının tazminat taleplerinin kabulünün usul ve kanuna uygun olup olmadığı, kadının yoksulluğa düşüp düşmediği ve kadın lehine tazminatlara hükmedilmesinin yasal koşulları var ise miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü ve 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.