"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2222 E., 2023/1172 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/174 E., 2022/274 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadının dava ile vekilinin ıslah dilekçesinde; erkeğin, müvekkiline ağır küfür ve hakaret ettiğini, sözlü, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, onur kırıcı ve küçük düşürücü davranışta bulunduğunu, sürekli ortak konuttan kovduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ile karşı dava ve ıslah dilekçesine cevap dilekçelerinde; iddialarının asılsız olduğunu, kabul etmediklerini, kadının sürekli evi terk edip babasının evine gittiğini, evliliği ile ilgili konularda ailesinin sözlerine göre hareket ettiğini, kendi ailesi ile daha çok vakit geçirdiğini, ailesinin evliliklerine müdahale ettiğini, bu nedenlerle ciddi tartışmalar yaşandığını, yaşanan tartışmalar esnasında kadının sürekli kötü sözler söylediğini, hakaret ettiğini, en son tartışmada da hakaret ederek babasının evine gittiğini, evlilik birliği sorumluluklarını yerine getirmediğini ve özen göstermediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ve devamının mümkün olmadığını beyanla asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk lehine aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların ileri sürdüğü vakıaların ispatlanamadığı gerekçesi ile asıl ve karşı davanın reddine, ortak çocuk lehine aylık 500,00 TL takdir edilen tedbir nafakasının karar tarihi ile aylık 1.000,00TL ye artırılmasına ve kararın kesinleşmesine kadar devamına, kadın lehine aylık 750,00 TL takdir edilen tedbir nafakasının karar tarihi ile aylık 2.000,00 TL ye artırılmasına ve kararın kesinleşmesine kadar devamına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl davanın reddi, kusur belirlemesi, ortak çocuk ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, ortak çocuk ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, İlk Derece Mahkemesinin delil değerlendirmesi ile asıl ve karşı davanın reddine ilişkin gerekçesinin doğru olduğu, tarafların davasını ispat edemediği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı ve kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, kadın ve çocuk lehine takdir edilen tedbir nafakası miktarının da makul olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl davanın reddi, kusur belirlemesi, ortak çocuk ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, ortak çocuk ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında asıl ve karşı davanın ispatlanıp ispatlanmadığı ve davaların kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, ortak çocuk ile kadın lehine tedbir nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.