"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3048 E., 2022/3128 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İslahiye 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/103 E., 2022/262 K.
Taraflar arasındaki velâyetin değiştirilmesi, mümkün olmazsa ortak çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince velâyetin değiştirilmesi davasının reddine karar verilmiştir. Kararın davacı baba tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının dava dilekçesinde ortak çocuklarla kişisel ilişki kurulmasını da talep etmesine ve bu talebini ilerleyen aşamalarda da yenilemesine rağmen kişisel ilişki konusunda karar verilmemiş olmasının ve taraflar arasındaki ceza yargılaması dosyasının dosya arasına alınmamış olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle; eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince velâyetin değiştirilmesi talebinin reddine ve kişisel ilişki kurulması talebinin kabulü ile tarafların ortak çocukları ile davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
Kararın davalı anne vekili tarafından kişisel ilişki tesisi yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı anne vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı baba dava dilekçesinde; davalı ile gayriresmi birlikteliklerinden üç çocuklarının olduğunu, tanıma yoluyla nüfusa kaydedildiği, davalının çocukları da alarak evden ayrıldığını ve çocukları babaya göstermediğini iddia ederek; ortak çocukların velâyetinin davacıya verilmesini, mümkün olmazsa davacı ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir.
2.Davacı baba cevaba cevap dilekçesinde; cevap dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını ve davacının tek amacının çocuklarını görmek olduğunu iddia ederek; çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı anne vekili cevap dilekçesinde; anne ve çocuklar hakkında gizlilik kararı olduğunu, davacının işbu dava ile anneye ulaşmayı amaçladığını, tarafların on üç yıl boyunca resmi nikah vaadiyle imam nikahı ile yaşadığını, davacının davalıya babasından kalan maaşın kesilmemesi için evlenmediğini ancak daha sonrasında kendisinden yaşça büyük zengin bir kadın ile evlendiğini, davalının bu durumu kabullenmeyip evden ayrıldığını, davacının şiddet eğilimli olduğunu, davalıya, çocuklara ve ailesine şiddet uyguladığını, çocukları ihmal ettiğini, hastalandıklarında hastaneye götürmediğini, çocukların velâyetini alırsa çocuklara babaanne veya babanın eşinin bakacağını, çocukların anne yanında düzenlerinin olduğunu ve mutlu olduklarını, baba ile görüşmek istemediklerini, babanın en son çocukları görme bahanesi ile gelip anneyi bıçakladığını ve bu olayın çocuklarda derin izler bıraktığını iddia ederek; davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 05.12.2019 tarih ve 2018/257 Esas, 2019/537 Karar sayılı kararı ile; velâyetin değiştirilmesini gerektirecek koşulların ispatlanmadığı, davacının dava dilekçesinde velâyet değişikliği talep ettiği, ortak çocuklarla kişisel ilişki kurulması konusunda harcı yatırılarak açılmış bir dava bulunmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı baba tarafından velâyet davasının reddi ve kişisel ilişki talebi hakkında hüküm kurulmaması yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 08.03.2021 tarihli ve 2020/459 Esas, 2021/571 Karar sayılı kararı ile; davacının dava dilekçesinde ortak çocuklarla kişisel ilişki kurulmasını da talep etmesine ve bu talebini ilerleyen aşamalarda da yenilemesine rağmen kişisel ilişki konusunda karar verilmemiş olmasının ve taraflar arasındaki ceza yargılaması dosyasının dosya arasına alınmamış olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle; eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çocukların velâyetinin değiştirilmesini gerektirecek koşulların bulunmadığı, velâyetin annede olmasının çocukların üstün yararına olduğu, ceza mahkemesi kararıyla davacı babanın davalı anneye karşı kasten yaralama ve konutta silahlı yağma suçunu işlediğinin sabit göründüğü, ceza davasına konu olayın taraflar arasında olduğu, davacı babanın çocuklarına karşı şiddet eyleminin bulunmadığı, davalının ve çocukların kimlik bilgilerinin veya kimliğini ortaya çıkarabilecek bilgilerin gizli tutulmasına karar verilmiş olması nedeniyle baba ile çocuklar arasında kurulacak kişisel ilişkinin gizlilik kararının kalkmasından sonra geçerli olmasının uygun görüldüğü gerekçesi ile; davanın kısmen kabulüne, davacı babanın velâyetin değiştirilmesi talebinin reddine, kişisel ilişki kurulması talebinin kabulü ile davalı anne ve çocuklar hakkındaki gizlilik kararının kalktığı tarihten itibaren geçerli olmak üzere velâyeti annede bulunan ortak çocuklar ..., ...... ve ...ile davacı baba arasında her yıl şubat, nisan, haziran, ağustos, ekim ve aralık aylarının ikinci haftasının cumartesi günü saat 10.00'dan aynı haftanın pazar günü saat 17.00'ye kadar, her yıl yarıyıl tatilinin ikinci haftasının ilk günü saat 10.00'dan aynı haftanın son günü saat 17.00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü saat 10.00’dan üçüncü günü saat 10.00’a kadar, her yıl temmuz ayının birinci günü saat 10.00'dan yirminci günü saat 17.00'ye kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı anne vekili istinaf dilekçesinde özetle; aleyhe yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, davalının davacı baba ve onun ailesinden baskı ve şiddet gördüğünü, evden kaçarak akrabalarına sığınmak zorunda kaldığını, davacı ve akrabalarının suça meyilli olduğunu, davacı babanın asıl amacının annenin ve çocukların adresini öğrenmek olduğunu, davacının terk edilmeyi hazmedemediğini, kişisel ilişkinin ifa kabiliyeti olmadığını, kişisel ilişkinin anne ve çocukların ... güvenliğini tehlikeye atacağını ve davacının uyuşturucu kullandığını belirterek; kişisel ilişki kurulması davasının kabulü ve yargılama giderleri ile vekâlet ücreti yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile, istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı anne vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kişisel ilişki kurulması davasının kabulü ve yargılama giderleri ile vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, baba ile tarafların ortak çocukları arasında kurulan kişisel ilişkinin çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı, vekâlet ücreti ve yargılama gideri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 323 üncü ve 326 ncı maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 4 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle 06.10.2005 doğumlu ortak çocuk ...'in temyiz inceleme tarihi itibarıyla ergin olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı anne vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.