Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7686 E. 2024/6119 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen maddi tazminat miktarının azlığı nedeniyle temyiz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatler gözetilerek, hükmedilen maddi tazminat miktarının az bulunması nedeniyle bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/771 E., 2023/731 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ: Yusufeli Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/1044 E., 2022/1101 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının ise reddine karar verilmiştir. Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-karşı davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının istinafa gelen yönlerden kaldırılmasına, dosyanın gerekçede belirtiler eksikler giderilmek üzere kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, tarafların sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının ise kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-karşı davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davalı-karşı davacı kadın vekilinin diğer yönlere ilişkin, davacı-karşı davalı erkeğin ise tüm istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı-karşı davalı erkek dava dilekçesinde özetle; tarafların 1991 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olduğunu, kadın aleyhine 2016 yılında boşanma davası açıldığını, davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğini, ret kararının 13.03.2017 tarihinde kesinleştiğini, tarafların bir araya gelmediğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların eylemli ayrılık hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II.CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiğini, birlikte yaşamaktan kaçındığını, erkeğin ailesi tarafından kadına kötü davranıldığını ve erkeğin bu duruma sessiz kaldığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminat ile kadının erkeğe iade edilmek şartı ile verdiği ziynetlerin öncelikle aynen iadesini, mümkün olmaması durumunda ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL ziynet alacağı bedelinin kadına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A.İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 24.06.2021 tarihli 2020/218 Esas 2021/322 Karar sayılı kararıyla; erkek tarafından kadın aleyhine boşanma davası açıldığı, davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği ve ret kararının 13.03.2017 tarihinde kesinleştiği, tarafların bir araya gelmediği ve ortak hayatın kurulamadığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin 4 üncü bendinde aranan şartların gerçekleştiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda ortak konutun ve ortak çocuğun ihtiyaçlarını karşılamayan, ortak hayatın kurulması için irade göstermeyen erkeğin kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin 4 üncü bendi gereği, karşı davanın ise aynı Kanun'un 166 ncı maddesinin 1 inci maddesi hükmü gereği kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın yararına 10.000,00 TL maddî tazminat, 10.000,00 TL manevî tazminat, ispatlanamayan ziynet alacağı davasının ise reddine karar verilmiştir.

B.Bölge Adliye Mahkemesinin Birinci Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar yönünden, davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından ise erkeğin davasının kabulü, tazminatların miktarları ve ziynet alacağı davasının reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 25.10.2021 tarih ve 2021/1097 Esas 2021/1124 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi tarafından ziynet alacağı davası yönünden delillerin eksik toplandığı, kadına yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılmadığı, talep edilen bir adet burgu bileziğin değerinin bilirkişi raporundan anlaşılamadığı, bu konuda denetime elverişli rapor alınması gerektiği, İlk Derece Mahkemesince eksik incelemeyle, delil toplanmadan, dava değeri belirlenmeden ve sonucu değerlendirilmeden karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle davalı-karşı davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun belirtilen gerekçelerle kabulü ile istinaf incelemesine konu İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, gerekçede belirtilen eksikler ikmal edilmek üzere dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine ve tarafların sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve numarası belirtilen kararıyla; erkek tarafından kadın aleyhine açılan boşanma davasının 19.01.2017 tarihinde feragat nedeniyle reddine karar verildiği, kararın 13.03.2017 tarihinde kesinleştiği, feragat tarihinden dava tarihi olan işbu dava tarihine kadar 3 yıllık sürenin geçtiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının kusurlu bir davranışının olmadığı, erkeğin ise birlik görevlerini ihmal ettiği, kadını sürekli bırakıp gittiği, tarafların feragat ile neticelenen davanın ardından bir süre sonra tekrar birlikte yaşamaya devam ettikleri ancak bir kış boyu (2017 sonu ilâ 2018 Mart-Nisan aylarına kadar) süren birlikteliklerinin erkeğin evden aralıklarla ayrılması ve ilgisizliği sebepleriyle devam etmediği ve çocuğun okul masraflarına erkeğin iştirak etmediği, ayrı bulundukları dönemlerde evin ve ailenin giderlerine katılmadığı, her ne kadar erkeğin iddiaları ve boşanma gerekleri bu yönden tek başına değerlendirildiğinde yerine geldiğinin kabulü gerekse de boşanma davasının reddinin kesinleştiği tarihten 3 yıllık zaman dilimi içerisinde kadın tarafından öne sürülen evlilik birliğinin sarsıldığı iddialarının sübut bulduğunun kabulü gerektiği, erkeğe yüklenen kusurlu davranışların manevî tazminatın şartlarını oluşturmadığı gerekçesiyle, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî tazminat, kadının manevî tazminat talebinin reddine, ziynet alacağı davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraflar istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının olmadığı, karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiği, kadın yararına maddî tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu ve ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve ziynet alacağı davası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının hatalı olduğu, erkeğin reddedilen davası yönünden kadın yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hatalı olduğu, erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu ve kadın yararına manevî tazminat takdir edilmesi gerektiği, maddî tazminat miktarının ise az olduğu belirtilerek; tazminatlar, vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda, erkek tarafından kadın aleyhine açılan boşanma davasının 19.01.2017 tarihinde feragat nedeniyle reddine karar verildiği, karar 13.03.2017 tarihinde kesinleşse de 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin 4 üncü bendinde belirtilen 3 yıllık fiili ayrılık süresince tarafların bir araya geldiği, hal böyle iken; asıl davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, karşı davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu, asıl davanın reddedilmesine rağmen kadın yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesinin ise hatalı olduğu, kadının boşanma davasının kabul edilmesinde erkeğe yüklenen kusurlu davranışlar dikkate alındığında manevî tazminat talebinin reddine, maddî tazminat talebinin ise kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu, ne var ki; somut olayda, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin tam kusurlu olması, paranın alım gücü boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, tarafların evlilik süresi dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî tazminat miktarının az olduğu, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesinin ise isabetli olduğu gerekçesiyle; kadın vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kabul edilen yönlerden kaldırılmasına ve bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına 60.000,00 TL maddî tazminat, asıl davanın reddedilmesi sebebiyle kadın yararına maktu vekâlet ücreti takdirine, kadın vekilinin diğer, erkeğin ise tüm istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile maddî tazminat miktarı ve manevî tazminat talebinin reddi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında kadın yararına manevî tazminata hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği ve kadın yararına hükmedilen maddî tazminat miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-karşı davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. O hâlde, Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ve 6098 sayılı Kanun'un 50 inci ve 51 inci maddelerinde düzenlenen hakkaniyet kuralları dikkate alınarak kadın yararına 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarı yönünden BOZULMASINA,

2.Davalı-karşı davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.