Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7699 E. 2024/6110 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı ve boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının kusurlu olduğunu ispatlayamaması ve tanık beyanlarının da kadının kusursuzluğunu göstermesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/970 E., 2023/1050 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ: Kırıkkale 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/174 E., 2022/98 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek dava dilekçesinde özetle; tarafların 1997 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının olduğunu, kadının, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, ortak konutu terk ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeğe aykırı olduğunu, erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiğini, ortak konuttan kovduğunu iddia ederek boşanma talebinin kabulüne, ortak çocuk Seher'in velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk Seher yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflara tanık isim ve adreslerini bildirmek üzere süre verildiği, davacı erkek tarafından sunulan 11.06.2020 tarihli dilekçede, Mehmet ve Bayram isimli kişilerin tanık olarak bildirdiği, her ne kadar ... ve ... isimli kişiler de tanık olarak dinlenilmiş ise de bu tanıkların davacı erkek tarafından ilk verilen tanık listesinde isim ve adreslerinin yer almadığı, verilen ikinci tanık listesinde bu tanıkların beyanlarına dayanıldığı, davalı kadının bu tanıkların beyanlarına açıkça muvafakat etmediği, dolayısıyla bu tanıkların beyanlarının kusur belirlemesinde dikkate alınamayacağı, dinlenen davacı erkek tanıklarının beyanlarında kadına atfı kabil herhangi bir kusurlu davranışın tespit edilemediği, tarafların dinlenen tanıklarının beyanlarının soyut ve görgüye dayalı olduğu, dava dilekçesindeki iddiaların ispat edilemediği, boşanmaya karar verilebilmesi için kadının az da olsa kusurunun varlığının ispat edilmesi gerektiği, kadına atfı mümkün hiçbir kusurun ispatlanamadığı, ispat yükünün davacı erkekte bulunduğu gerekçesiyle ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, tanıklar ... ve ...'nın beyanlarının hükme esas alınmamasının hatalı olduğu, bu tanıkların isimlerinin belirtildiği dilekçenin ikinci tanık listesi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 137 inci maddesinde tanıkların ne zaman gösterileceğinin belirtildiği, ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu belirlendikten sonra taraflara delillerini bildirmeleri için süre verileceği, davacı erkek tarafından, dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı, 11.06.2020 tarihli tanık listesinde iki adet tanık ismi ve adresinin belirtildiği, ön inceleme duruşmasından önce dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında, daha önce bildirdiği tanıklar yanında iki tanık ismi daha belirttiği, İlk Derece Mahkemesince, davacı erkek vekili tarafından sunulan 07.08.2020 tarihli dilekçede belirttiği tanıkların, ikinci tanık listesinde bildirildikleri gerekçesiyle beyanlarının değerlendirmeye alınmadan hüküm verildiği, ancak ön inceleme duruşmasından önce ve henüz delillerin sunulması aşamasına geçilmeden tanık bildirilmesi halinde, bunun ikinci tanık listesi olarak kabulünün mümkün olmadığı, İlk Derece Mahkemesince, davacı erkek vekilinin 07.08.2020 tarihli dilekçesinde bildirdiği tanıklar ... ile ...'nın yargılama sırasında dinlendikleri ve tüm dosya kapsamı, dinlenen tüm tanıkların beyanlarının hükme esas alınması gerektiği gerekçesiyle davacı erkek vekilinin istinaf itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının tümü ile kaldırılmasına ve yapılan inceleme neticesinde, tarafların 28.02.1997 tarihinde evlendikleri, dört tane ortak çocuklarının olduğu, dinlenen tanık beyanlarına göre kadının kusurunun bulunmadığı, erkek tarafından dosyaya başka belge ve delil sunulmadığı, iddiaların ispatlanamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun kabulüne dair verilen kararın hatalı olduğu, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme

Uyuşmazlık taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu'nun 189 uncu maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.