"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/940 E., 2023/1046 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 12. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/981 E., 2022/308 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, davacının ziynet alacağı isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; en ufak tartışmada erkeğin eşyalarını alarak ortak evi terk ettiğini, bu süreçte kadının babasının evine sığındığını, erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini ve psikolojik baskı uyguladığını, erkeğin birlikte aldıkları ortak konutu habersiz olarak satarak çocuklar ile kendisini kapının önüne koyup gittiğini, asgari ücretle çalışarak çocuklarına bakmak zorunda olduğunu iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için aylık 700,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına, 50.000,00 TL maddî ve manevî manevî tazminata, 30.000,00 TL değerindeki ziynet eşyasının iadesine karar verilmesini talep ve dava
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaları kabul etmediğini, kadının erkeğe hakaretler ettiğini, yine tehdit ederek iftira attığını ve kadınlık görevlerini yerine getirmediğini, kadının duygu durum bozukluğu hastası olduğunu, işten eve geç geldiğini ve gün içerisindeki gerginliğini ortak çocuklar ile kendisinden çıkardığını, kadının evin satımından haberdar olduğunu hatta "bir an önce evi sat senden kurtulayım" şeklinde sözler söylediğini, kadının ziynet eşyası olmadığını, düğünde takılan ziynet eşyaları ile araba aldıklarını ve bu araba ile davacının abisinin kaza yapması sonucu arabanın pert olduğunu iddia ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı erkeğin eşine sürekli olarak fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, ortak ev ve çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmediği, ortak konutu eşinin rızası ve bilgisi dışında satıp eşyaları da alarak evi terk ettiği, davacı kadına ise atfı kabil bir kusurun tespit edilemediği, davalı erekğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile açılan boşanma davasının kabulü ile 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, çocuklar için takdir edilen tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren 700,00'er TL'ye çıkartılmasına, karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, kadın yararına 25.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, ispatlanamadığından kadının ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kabul edilen tazminat miktarlarının az olduğunu, ziynet istemlerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, tazminat miktarları ve ziynet alacağı davasının reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, avacının ziynet alacağına yönelik davasının eldeki dosyadan tefrikine, tefrik edilen dosyanın dairemizin yeni bir esasına kaydedilmesine, davacının bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin tefrik edilen dosyada incelenmesine, davacının tazminat miktarlarına ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, manevî tazminat miktarı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca kadın tarafından açılan boşanma davasında kadın yararına kabul edilen manevî tazminat miktarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.