Logo

2. Hukuk Dairesi2023/787 E. 2023/1810 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile çocuk için hükmedilen iştirak nafakası miktarının azlığı nedeniyle bozma kararı verilen davada, bozmaya uyularak verilen yeni kararda belirlenen miktarların hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak hükmedilen yeni nafaka ve tazminat miktarlarının tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve ihlal edilen menfaatler gözetilerek belirlendiği ve bozma kararının kapsamına uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminatlar ve iştirak nafakasının miktarının az olması nedeniyle bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile ortak çocuk yararına iştirak nafakasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesini, erkek lehine 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile kendi davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası ve 162 nci maddeleri gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakaya ÜFE oranında artış uygulanmasına, kadın lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.01.2020 tarihli kararı ile erkeğin eşine hakaret ve fiziksel şiddet, kadının ise eşine karşı hakaret eylemlerinde bulunduğu belirtilerek; evlilik birliğini sona erdiren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi yanında ayrıca 162 nci maddesine yönelik olarak da davasının kabulü ile tarafların davalarının ayrı ayrı kabulüne, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine ÜFE artış uygulanmak üzere aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminatın erkekten tahsili ile kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

1.İlk Derece Mahkemesinin 28.01.2020 tarihli kararına karşı; davacı- karşı davalı erkek vekili, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, ortak çocuk lehine hükmedilen nafakalar, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve erkeğin tazminat taleplerinin reddi yönünden

kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili ise, asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarları yönünden

kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 22.03.2022 tarihli kararı ile, erkeğin, elimde kalacaksın diyerek tehdit ettiği, şiddet uyguladığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, kadın son olayda eşine şiddet uyguladığı, hakaret edip aşağıladığı, yine de erkeğin ağır kusurlu olduğu, tazminat miktarlarının az olduğu belirtilerek; tarafların kusur belirlemesi ile tazminat miktarları yönünden istinaf başvurularının kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümlerinin kaldırılmasına yerine yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle, gerekçenin düzeltilerek davalı-davacı kadın yararına 25.000,00 TL maddî ve 20.000,00TL manevî tazminata, sair yönlerden istinaf başvurularının ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 22.03.2022 tarihli kararına karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, nafaka, tazminatlar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminat miktarları yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemiz 05.10.2022 tarihli ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminatın ve ortak çocuğun ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakasının az olduğundan bahisle hükmün bozulmasına sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün diğer bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyulmakla, ortak çocuk lehine aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, nafakanın gelecek yıllarda ÜFE oranında artırılmasına, kadın lehine 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar ve iştirak nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile iştirak nafakasının miktarının dosya kapsamına, hakkaniyete ve bozmanın amacına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü, 182 nci, 327 nci, 328 inci ve 330 uncu maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı-karşı davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.