Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7982 E. 2024/4801 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminatların başlangıç tarihinin doğru belirlenip belirlenmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Maddi ve manevi tazminatların başlangıç tarihinin dava tarihi değil, kararın kesinleşme tarihi olması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1847E., 2023/782K.

HÜKÜM/KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 4.Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/593-E.-2022/336 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 10 yıl önce Tunus'a çalışmaya gittiğini, izinlere geldiğinde ailesi ile kalmadığını, eşinin ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamadığını, sosyal medyada başka birisi ile bir çok resim ve videosunun bulunduğunu, kızının tedavisine katkı sağlamadığını, çocukların bakımı ve ev işlerinde yardımcı olmadığını, baskı ve kıskançlık yaptığını, çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, ilgilenmediğini, kadın anne evine gidince eşyaları satıp evi boşalttığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, yasal faizi ile 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının iddialarının asılsız olduğunu, erkeğin yaşlı olduğunu söyleyerek hakaret ve tehdit ettiğini, kızlarının uyuşturucu ve sigara kullanmaya başladığını, bunda çocukların yanında olan kadının kusurlu olduğunu, kadının eşyaları da alarak annesinin evine gittiğini, erkeğin çocukları Tunus'a götürdüğünü ve çocukların bir müddet babalarının yanında kaldığını, kadının sürekli arayarak çocukların düzenini bozduğunu, çocukların geri anne yanına döndüklerini, kızlarının uyuşturucu kullandığını ve eve geç geldiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, erkek lehine 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı karşı davacı erkeğin, davacı karşı davalı kadına karşı evin ihtiyaçlarını karşılamama, çocukların ihtiyaçlarını karşılamama, çocuklar ile ilgilenmeme, davacının tek başına dışarı çıkmasına izin vermemek suretiyle kıskançlık yapma ve psikolojik baskı uygulama, ortak çocukların uyuşturucu ve alkol bağımlılığından kurtulması için davacı kadının çocuklar ile ilgilenmesi talebine karşı ortak çocuklar için ''kötü yola düşsün umurumda değil'' şeklinde sözler sarf etmek, ortak konuttaki eşyaları kadının haberi olmadan satma, ortak çocukları ağır işlerde çalıştırma, sadakat yükümlülüğünü ihlal etme şeklinde eylemlerde bulunduğu, davacı karşı davalı kadının ise davalı karşı davacı erkeğe karşı "sen yaşlısın bunaksın yanıma yakışmıyorsun'' şeklinde sözler sarf etme şeklinde eylemlerde bulunmak suretiyle erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın yararına hükmedilen 350,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren 400,00TL artırılarak 750,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 35.000,00 TL maddî tazminatın ve 30.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihi olan 02.10.2020 tarihinden itibaren davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, yasal koşulları oluşmadığından erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen nafakalar ve tazminatlar ile miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı- karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- karşı davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen nafakalar ve tazminatlar ile miktarları yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kadından kaynaklanan kusurlu bir davranışın ispat edilip edilmediği, kadın yararına nafakalar ile tazminatların kabulünün usul ve kanuna uygun olup olmadığı, kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafaka miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı-karşı davacı erkek vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Somut olayda, İlk Derece Mahkemesince ''Davacı-karşı davalı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 35.000,00 TL maddî tazminatın ve 30.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihi olan 02.10.2020 tarihinden itibaren davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, iş bu tazminata kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine '' karar verilmiş ise de İlk Derece Mahkemesi'nce davacı-karşı davalı kadın yararına kararın kesinleştiği tarihten itibaren maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek davacı-karşı davalı kadın yararına dava tarihinden itibaren maddi ve manevi tazminata karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı-karşı davacı erkek vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,

2.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının "maddî ve manevî tazminatın başlangıç tarihleri" yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı-karşı davacı erkek vekilinin kadın için hükmolunan tazminatların başlangıç tarihlerine yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi'nin kararının hüküm fıkrasının (4) numaralı bendindeki; ''Davacı-karşı davalının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 35.000,00 TL maddî tazminatın dava tarihi olan 02.10.2020 tarihinden itibaren davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, iş bu tazminata kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazla ilişkin istemin reddine'' ifadesi ile (5) numaralı bendindeki; ''Davacı-karşı davalının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL manevî tazminatın dava tarihi olan 02.10.2020 tarihinden itibaren davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, iş bu tazminata kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazla ilişkin istemin reddine'' ibarelerinin çıkartılarak yerine (4) numaralı bent olarak; ''Davacı-karşı davalının maddî tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 35.000,00 TL maddî tazminatın kararın kesinleşme tarihinden itibaren davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, iş bu tazminata kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine'' ibaresinin, (5) numaralı bent olarak ise; ''Davacı-karşı davalının manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleşme tarihinden itibaren davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, iş bu tazminata kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine'' ibaresinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.