Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8355 E. 2024/6821 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Zina sebebiyle açılan boşanma davasının kabulü, evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle açılan karşı boşanma davasının reddine, kusur belirlemesine ve tazminata ilişkin yargılama.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/753 E., 2023/968 K.

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisine

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/116 E., 2021/35 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davalı karşı davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin müşterek hayatta tamamıyla yabancı birine dönüştüğünü, eve geç saatlerde geldiğini, çok sık bir şekilde dışarıda yatılı kaldığını, aniden sinirlendiğini, müvekkiline hakaret edip dövmekle tehdit ettiğini, başka bir kadınla başka ilişki yaşadığını ileri sürerek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı ve 161 inci maddeleri uyarınca boşanmalarına, 300.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmişştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların tamamen asılsız olduğunu, davacının lüks yaşamayı sevdiğini, müvekkilini borçlandırdığını, sürekli müvekkilini eski sevgilisiyle kıyasladığını, bu durumun müvekkilini evlilik birliğinden soğuttuğunu, sosyal medyayı gösteriş aracı olarak kullandığını, müvekkilinin paylaşımlarının sınırlı olduğunu, evle ilgilenmediğini, aldatma iddiasını kabul etmediklerini, doğru olsa dahi Temmuz 2018 tarihinden veri aynı evde yaşayan müvekkilini affetiğini belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, çekilen kredilerin kredi borçlarının ödemelerinin her ay yarısının kadın tarafından ödenmesine, aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, faiziyle 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı karşı davacı erkeğin 12.10.2018-13.10.2018 tarihleri arasında (... Otel, İzmir), 01.02.2019-07.02.2019 tarihleri arasında (..., İstanbul) ... ile aynı otel odasına kayıt yaptırdıkları, zina eylemi ile dava tarihi arasındaki süre esas alınsa bile hak düşürücü sürenin geçirildiğinden bahsedilemeyeceği, açıklanan sebeple, davacı karşı davalı kadının zina sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne, kimsenin kendi kusuruna dava açmayacağı gerekçesiyle davalı karşı davacı erkeğin 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesine dayalı boşanma davasının reddine, kadın yararına koşulları oluştuğundan 20.000.00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tazminat miktarlarının azlığı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; olayda af durumunun gerçekleştiğini belirterek her iki boşanma davası, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle davacı kadının istinaf başvurusunun kabulüne, bu hususlarda yeniden hüküm kurulmasına, kadın yararına 80.000.00 TL maddî, 60.000.00 TL manevî tazminata, erkeğin tüm istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; her iki boşanma davası, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; zina hukuki sebebine dayalı davanın kabulü, evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı davanın reddi, kusur belirlemesi ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.