Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8406 E. 2024/2620 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ölen bir kişinin babalığının hükmen tespiti davasının kabulünün koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın usulüne uygun olarak Cumhuriyet Başsavcılığına ihbar edildiği, hazineye tebligat yapıldığı, davalı mirasçılarının davaya dahil edildiği, Adli Tıp Kurumu raporu ile babalığın %99.99 ihtimalle sabit olduğunun tespit edilmesi ve davanın kabulüne ilişkin karar ile yargılama giderlerinin davalılara yüklenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1623 E., 2023/1050 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Balıkesir 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/523 E., 2021/262 K.

Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin annesi olan ...'ın 6-7 yaşlarında iken annesinin vefat ettiğini, babasının ekonomik durumu kötü olduğu için müvekkilinin annesinin bir ailenin yanına ev işlerinde yardımcı olması için verildiğini, müvekkilinin annesinin 15 yaşına geldiğinde evin oğlu olan ...'ın tecavüzüne uğradığını, hamile kaldığını, müvekkilinin annesine kimsenin sahip çıkmadığını, doğumdan sonra ... isimli kişi ile evlendirildiğini, ..'in müvekkilini nüfusuna kaydettirdiğini, İzmir 5. Aile Mahkemesinde görülen soybağının reddi davası sonucu müvekkilinin babasının ... olmadığının tespitine karar verildiğini, müvekkilinin babasının müteveffa ... olduğunu iddia ederek babalığın hükmen tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan yargılamaya, dava dilekçesine, adli tıp raporuna ve nüfus kayıtlarına göre; davacı ...’in annesi olan ... ile eşi ...’ın 10.02.1950 tarihinde evlendikleri ve bu evlilikten yaklaşık 14 ay kadar sonra ve 20.04.1951 tarihinde davacı ...’in dünyaya geldiği, 2016 yılının ilk günlerinde davacının annesi olan ...’ın davacıya "Aslında senin biyolojik baban ... değil, ..." isimli kişi diye açıklama yaptığı, bu bilgi üzerine davacının 11.03.2016 tarihinde İzmir 5. Aile Mahkemesi’nin 2016/179 Esas sayılı dava dosyası ile yargılaması yapılan soybağının reddi davasını açtığı ve bu yargılama sonrasında davacının biyolojik babasının ... olmadığının tespitinin yapıldığı ve bu kararın 08.09.2017 tarihinde kesinleştiği, soybağının reddi davası kararının kesinleşmesi üzerine bu kez davacının iş bu davayı açtığı, müteveffa ... isimli kişinin mezar yeri tespit edildiği, mezarı açılarak DNA testine örnek olacak kemik örneğinin alındığı, bu kemik örneği ile davacının kan örneğinin adli tıp kurumu tarafından test edilerek değerlendirildiği, müteveffa ... ile davacının DNA profillerinin karşılaştırılması sonucunda davacının biyolojik babasının ... olduğunun tespit edildiği, gerekçesi ile davanın kabulüne, ... isimli kişinin ...'ın babası olduğunun tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili, davanın hazineye ihbar edilmesine rağmen, Cumhuriyet Başsavcılığına herhangi bir tebligat yapılmadığını, eksik ihbar nedeniyle kararın usul hükümlerine aykırı olduğunu, davalı ...'un yargılama sırasında vefat ettiğini, ancak veraset ilamı istenmeden yargılamaya devam edilerek ölü kişinin hükme dahil edildiğini, bu durumun bozmayı gerektirdiğini, ölü adına yargılamaya devam edilmesinin ve hüküm kurulmasının yanlış olduğunu, babalığın tespiti istenen kişinin davadan çok önce öldüğünü, bu nedenle davalıların dava açılmasına sebebiyet vermediğini, müvekkillerinin kusurundan bahsedilemeyeceğini, aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, Adli Tıp Raporuna itirazları üzerine yeniden rapor alınmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın usulüne uygun şekilde 19.07.2017 tarihli yazı ile Cumhuriyet Başsavcılığına ihbar edildiği, hazineye de usulüne uygun şekilde tebligat yapıldığı, davalılardan ...'ın 30.04.2018 tarihinde vefat etiği, geriye mirasçı olarak davanın taraflarının kaldığı, davaya dahil edilecek başkaca mirasçı bulunmadığı, yargılama sırasında İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığından alınan 17.06.2021 tarih ve 2021/7896 sayılı rapor ile " muris ... adlı şahsın % 99.99 ihtimalle ... adlı şahsın biyolojik babası olabileceğinin" tespit edildiği, davanın kabulüne ilişkin verilen kararda ve davanın kabulü nedeni ile de davacı yararına yargılama gideri ile vekâlet ücretine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili, istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı, Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olup olmadığı, davanın kabulüne karar verilmesi hâlinde yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesinin isabetli olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 182 nci, 301 inci, 302 nci, 303 üncü, 304 üncü, 333 üncü maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 31.07.2004 tarihli ve 25539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 13 üncü, 19 uncu maddeleri; Anayasa Mahkemesi'nin 27.10.2011 tarihli ve 2010/71 Esas, 2011/143 Karar sayılı kararı, Anayasa Mahkemesi'nin 15.03.2012 tarihli ve 2011/116 Esas, 2012/39 Karar sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.