"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1627 E., 2023/1895 K.
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma ve birleşen tedbir nafakası davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın yararına hükmedilen 18.000,00 TL maddî ve 18.000,00 TL manevî tazminat az olduğu gerekçesiyle bozulmasına ve bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-birleşen davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-birleşen davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-birleşen davacı kadın vekili birleşen tedbir nafakası dava dilekçesinde özetle; kadının ayrı yaşamakta haklı olduğunu iddia ederek; kadın yararına aylık 750,00 TL ve ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL nafakaya hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-birleşen davalı erkek cevap dilekçesinde; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını iddia ederek; davanın reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde de ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 27.10.2020 tarihli ve 2018/954 Esas, 2020/513 Karar sayılı kararıyla; erkeğin borçlarından dolayı eve haciz geldiği, evi ipotek ettirdiği, evin ve çocukların masraflarıyla yeterince ilgilenmediği, eve geç geldiği, başka bir kadınla olan dosya içerisinde mevcut fotoğraflardan dolayı eşi ile aralarında geçimsizlik başladığı, evi terk ettiği ve böylelikle erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle; kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve 350,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 13.000,00 TL maddî ve 12.000,00 TL manevî tazminata, kadının birleşen tedbir nafakası davasının da kabulü ile kadın yararına aylık 400,00 TL ve ortak çocuk yararına aylık 350,00 TL nafakaya karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-birleşen davacı kadın vekili kusur belirlemesi ve tazminatlar ile nafakaların miktarı ve kısmen kabul edilen birleşen dava; davalı-birleşen davalı erkek her iki dava, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar, nafakalar ve velâyet yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 16.09.2022 tarihli ve 2021/288 Esas, 2022/1578 Karar sayılı kararıyla; erkeğe "eve geç saatlerde geldiği" hususunda vakıa olmadığı halde kusur yüklenmesinin hatalı olduğu, İlk Derece Mahkemesince erkeğe yüklenen diğer kusurların sabit olduğu, bunların yanında erkeğin kadını tehdit ettiği ve bu hususta erkeğe kusur yüklenmemesinin hatalı olduğu; kadının da asıl davaya cevap dilekçesi ekinde sunulan Whatsapp kayıtlarına itiraz etmediği, dava tarihinden önce yazıldığı anlaşılan Whatsapp içeriğine göre kadının erkeğe hakaret, tehdit, beddua ettiğinin sabit olduğu halde bu hususlarda kadına kusur yüklenmemesinin hatalı olduğu; kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatın ve ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının miktarının az olduğu ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle; tarafların kusur belirlemesine, kadının yoksulluk ve iştirak nafakası ile tazminatların miktarına ilişkin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün bu yönlerden kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakası ile 18.000,00 TL maddî ve 18.000,00 TL manevî tazminata ve tarafların diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine, kabul edilen ve reddedilen miktarlar kesinlik sınırı altında kaldığından tarafların birleşen tedbir nafakası davasına yönelik istinaf talebinin usülden reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına davacı-birleşen davacı kadın vekili tazminatların miktarı; davalı-birleşen davalı erkek nafakaların ve tazminatların miktarı yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 29.03.2023 tarihli kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın miktarının az olduğu gerekçesiyle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin onanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma kararına uyulmasına karar verilerek kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleşen davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-birleşen davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; kusur durumu ve erkeğin ekonomik durumu dikkate alındığında kadın yararına tazminat ve nafakalara hükmedilmesinin doğru olmadığını ve kararın bu nedenlerle usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kesinleşen yönler ve aleyhe hükmedilen tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı dışındaki yönler kesinleşmiş olmakla, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 174 üncü maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı- davacı erkek asılın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.