Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8602 E. 2024/5223 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alındığında usul ve hukuka uygun olduğu değerlendirilerek, davalı-davacı erkeğin istinaf edilmeyen tedbir nafakası dışındaki temyiz itirazlarının reddine, diğer hususlardaki temyiz itirazlarının ise Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/345 E., 2023/592 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/666 E., 2020/1031 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, reddedilen karşı boşanma davası, asıl davanın kabulü, çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası, kabul edilen tazminatlar ve reddedilen manevî tazminat talebi yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, reddedilen karşı boşanma davası, asıl davanın kabulü, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası, kabul edilen tazminatlar ve reddedilen manevî tazminat talebi yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre ilk derece mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmadığı gibi ilk derece mahkemesi kararını sınırlı olarak istinafa getiren tarafın açıkça istinaf etmediği konularda da temyiz hakkı bulunmamaktadır.

Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince verilen kadın yararına takdir edilen tedbir nafakasına ilişkin hüküm davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmediğinden kesinleşmekle davalı-davacı erkeğin kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davalı-davacı erkek vekilinin kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası dışındaki temyiz itirazları yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve karşı dava cevap-cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kıskanç ve bencil olduğunu, kadına karşı şiddet uyguladığını, kıyafeti konusunda baskı yaptığını, küçük düşürücü sözler ettiğini, erkeğin eve geç geldiğini iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.200,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili karşı dava ve ikinci cevap-karşı dava cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının iddialarının kabul edilemez olduğunu, kadının daha önceden tesettürlü olmasına rağmen sonradan açıldığını, kadının kıskanç olduğunu, erkeğe hakaret ve küfür ettiğini iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin babaya verilmesine, kadın yararına 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadının tesettüre girmesi konusunda baskı uyguladığı, kadına atfı kabil kusurun ispatlanamadığı, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, karşı davanın reddine, çocuğun velayetinin anneye verilmesine baba ile çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmesine, çocuk ve kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakasına, çocuk yararına aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadının mevcut ve beklenen menfaatlerinin zedelendiği ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tazminatlar, çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasına, karşı davanın reddi, kadının davasının kabulü yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, asıl davanın kabulü ve karşı davanın reddi, kadın yararına tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi,iştirak nafakasının kabulü usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen tazminatlar, reddedilen manevî tazminat talebi, kadına yararına hükmedilen tedbir nafakasına, karşı davanın reddi, kadının davasının kabulü yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulünün ve karşı davanın reddinin doğru olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve iştirak nafakası noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci ve 330 uncu maddeleri. 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci

maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı-davacı erkek vekilinin, kadın yararına takdir edilen tedbir nafakasının kabulüne yönelik temyiz dilekçesinin istinaf edilmeyen yön temyiz edilemeyeceğinden REDDİNE,

2.Davalı-davacı erkek vekilinin diğer hususlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.