"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/711 E., 2023/808 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 13. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/1180 E., 2020/734 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; aralarında şiddetli geçimsizlik olduğunu, ruhen fikren anlaşamadıklarını, 10 aydan bu yana evlerini ayırdıklarını, ayrı illerde yaşadıklarını, erkeğin fiziksel şiddet uyguladığını ve hakaret ettiğini iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, çocuklar için aylık 750,00'şer TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek 04.12.2019 tarihli dilekçesinde özetle; kadının bir yıl önce kendisini terk ederek İstanbul'a yerleştiğini, iddialarını kabul etmediğini, sağır, dilsiz ve sakat olması nedeniyle eşi tarafından hakir görüldüğünü, alay konusu yapıldığını, resmi sağlık kurulu raporlarınca evlenmeye izin olmaması gerekirken resmi kurumlar nezdinde evlenmeye engel halinin görülmediğini ve evliliğinin gerçekleştirildiğini, maaşının kesildiğini, kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini, küfür ve hakaret ettiğini, toplumda küçük düşürdüğünü, psikolojik şiddete maruz kaldığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının vakıa olarak dayandığı sebepler ile sınırlı olmak üzere erkeğin kadına, ortak çocuklara, kadının annesine şiddet uyguladığı, kadına sinkaflı küfürler ettiği, bu haliyle davacı kadının kusursuz, davalı erkeğin ise tam kusurlu olduğu gerekçesi ile boşanma davasının kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, çocuklar için aylık 250,00'şer TL tedbir ve aylık 300,00'er TL iştirak nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının sosyal ve ekonomik durumu araştırılmadan nafakaya karar verildiğini, sağır- dilsiz olan davalının çalışamadığını belirterek , ortak çocuklar yararına kabul edilen tedbir ve iştirak nafakası ile miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek,ortak çocuklar yararına kabul edilen tedbir ve iştirak nafakası ile miktarları yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı, hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, ,182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 327 inci ve 329, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.