Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8708 E. 2023/6380 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının fazla olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı ile kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığı gibi hususlar değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin bozmaya uyarak verdiği ve kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmettiği kararında bir isabetsizlik görülmediğinden temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1117 E., 2023/1321 K.

...

KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat miktarları yönünden bozulmasına, sair yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kadın lehine maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, 500,00 TL tedbir, yoksulluk, iştirak nafakası, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağının iadesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davacının boşanma davasının kabulüne fer'îlerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin alkol alışkanlığının olduğu, hamileyken eşine şiddet uyguladığı, çocuk doğduktan sonra da kadın ve çocuğuyla ilgilenmediği, kadının ailesiyle görüşmesine izin vermediği, evlilik birliğinin kendisine yüklediği maddî ve manevî sorumluluklarını yerine getirmediği, evliliğin ilk 6-7 ayında tarafların erkeğin ailesiyle birlikte oturdukları, bu dönem içerisinde de erkeğin eşine ilgi göstermediği, eşini aldattığı, erkeğin kardeşinin eşi ile samimi konuşmalar yaptığı, erkeğin tevil yollu ikrarla "görüştüğüm başka kadındı, yengem değildi" diyerek sadakatsizliğini itiraf ettiği, kadının ise erkeğin gizlice dinlediği telefon görüşmelerini etrafa yaydığı, etrafındaki insanlara bu sırları anlattığı, erkeğin ağır, davacı kadının daha az kusuru ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına ortak çocuğun velâyetinin davacı annesine verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk için aylık 400,00 TL tedbir, kesinleştikten sonra iştirak nafakası, kadın için aylık 500,00 TL tedbir, kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devam etmek üzere davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 10.000,00 TL maddî tazminat, 8.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulüne, davacının 5.000,00 TL'lik çeyiz yardımı alacağı konusundaki davanın ayrı esasa tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 16.09.2022 tarihli ve 2020/1935 Esas, 2022/1154 Karar sayılı kararıyla; kadın için hükmolunan manevî tazminatın miktarı az olduğu, sair hususların usule ve kanuna uygun olduğu, ziynet alacağı davasının tefriki gerektiği gerekçesi ile davacının manevî tazminata yönelik istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının buna ilişkin kısmının kaldırılmasına, davacı lehine 10.000,00 TL maddî tazminatın ve 20.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının ziynet eşyasına yönelik istinaf talebinin kabulüne, esası incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalının ziynet eşyası talebine ilişkin davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairenin 13.04.2023 tarihli ve 2022/10902 Esas, 2023/1849 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı ile kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminatın az olduğu, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerektiği gerekçesiyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden bozulmasına, sair yönlerden onanmnasına karar verilmiştir.

B.Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı ve Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı ile kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığı dikkate alındığında davacı kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatın miktarı az olduğundan davacının maddî ve manevî tazminatın miktarına ilişkin istinaf talebinin kabulüne, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı kadın lehine 50.000,00 TL maddî tazminatın ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadının kusurlu olduğunu, kadın lehine tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu, hükmedilen tazminatların miktarının fahiş olduğunu ileri sürerek kusur belirlemesi, tazminatlar ile vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın lehin hükmedilen tazminatların miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...