"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/813 E., 2023/1196 K.
KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm verilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Akyazı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/284 E., 2021/1066 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına ve feri'îlerine, kadının davasının usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının sadakatsiz, ilgisiz ve diğer kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, rezillik çıkmasın, taraflar ve çocuklar çevre ile sıkıntı yaşamasın diye anlaşmalı boşanma konusunda birlikte karar verdikten sonra kadının daha sonra anlaşmalı olarak boşanmaktan vazgeçtiğini, tazminat, nafaka ve velâyet vs. taleplerde bulunduğunu, evlilikleri boyunca eşine karşı her zaman ilgili bir eş olduğunu, kadının annesine ve ortak çocuklara ters davrandığını, hakaret ve şiddet uyguladığını, son 1 yıldır davalının şahsına ve çocuklara karşı ilgisiz, şüpheli halleri bulunduğunu, çocuklar dahil tüm hane bireylerine fiziksel ve psikolojik baskı gerçekleştirildiğini, maaşını aldığı bankadan çift kart çıkarıp, kartın tekini kadına vererek maddi olarak da kendisini rahat hissetmesini sağladığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin babaya verilmesine, her bir çocuk için aylık 500,00'er TL tedbir-iştirak nafakasına, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; tarafların 2000 yılından bu yana evli olduklarını, bu evlilikten 3 çocukları olduğunu, evliliğin ilk zamanlarından bu yana erkeğin kadına karşı ilgisiz davrandığını, evlilik birliği boyunca zulüm ettiğini, ayrıca ziynetlerini zorla alarak bozdurduğunu, evliliğin ilk başından beri erkeğin ailesiyle birlikte aynı konutta ikamet ettiklerini, ailesinin sürekli olarak evlilik birliğine müdahale ettiklerini, erkeğin şiddet uyguladığını, eş ve ailesinin davacıya ahlak konusunda iftiralar attığını, evden attıklarını, çocuklarını göstermediklerini belirterek, asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk, 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının sadakatsiz davranışlarda bulunduğu, çocuklarına, evine ve eşine karşı evlilik birliği içindeki asgari yükümlülüklerini yerine getirmediği, çocuklarını, evini ve eşini terk edip başka bir hayat kurmak istediği, evlilik sırasında sosyal medya profilinde başka bir erkekle samimi fotoğraf paylaştığı belirtilerek, evlilik birliğini sona erdiren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu gerekçesi ile erkeğin davasının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca kabulüne, tarafların boşanmalarına birleşen davanın ise usulden reddine, çocukların velâyetinin babaya verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı 200,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 300,00 TL tedbir nafakasına, erkek lehine 7.000,00 TL maddî ve 12.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf da istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, tazminatların ve iştirak nafakalarının miktarları ile tedbir nafakası yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü ve fer'îleri yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle, davalı-davacı kadın için mahkemece takdir edilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının 25.08.2023 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde kaldırılmasına karar verilmiş, sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, tazminatların miktarı, iştirak ve tedbir nafakaları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında, erkek lehine hükmedilen tazminat ve iştirak nafakaların miktarları ve kadın yararına takdir edilen tedbir nafakasının hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 169,174, 182, 327, 328, 329, 330, 331. maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370, 371 inci maddesi, 6098 sayılı TBK 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.