"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1836 E., 2023/2181 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ünye Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/148 E., 2023/139 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine, ziynet alacağı davası yönünden kesin olarak karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Dosya içeriğine göre davalı erkek vekilinin temyizine konu ziynet alacağı miktarı, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı erkek vekilinin ziynet alacağı davası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı erkek vekilinin boşanma davası yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalının evlilik birliğinin gerektirdiği sorumlulukları yerine getirmediğini, ailesine ilgisiz davrandığını, kararları tamamen kendi insiyatifinde aldığını, müvekkilinin hiçbir fikrine değer vermediğini, müvekkiline hizmetçi muamelesi yaptığını, sürekli aile fertleri önünde aşağıladığını, küfürler ettiğini, savurgan olduğunu, sürekli borçlandığını, habersiz krediler çektiğini, ailesini mağdur ettiğini, ihtiyaçlarını karşılamadığını, ziynet eşyalarını da müvekkilinin haberi olmadan gizlice sattığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 500.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyaları karşılığı şimdilik 5.000,00 TL'nin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile ziynet eşyası bedeli talebini 37.575,00 TL'ye artırmıştır.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini,
davacının bizzat kendisinin ortak konutu terk ettiğini ve ziynet eşyalarını da yanında götürdüğünü beyanla, davacının davasının ve taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 12.10.2021 tarih ve 2020/52 Esas, 2021/522 Karar sayılı kararı ile; davalının, davacı eşine karşı aşağılayıcı söz ve davranışlarda bulunarak duygusal şiddet uyguladığı, ekonomik gücünün üzerinde borçlanarak eve haciz gelmesine neden olarak evlilik birliğinin ekonomik anlamda sarsılmasına sebep olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının kusurlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı lehine aylık 200,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 3.000,00 TL maddî ve 7.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile 5 adet 22 ayar toplam 110 gram bileziğin değeri olan 22.990,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün, davalı erkek vekili tarafından tamamı yönünden istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davalının ruhsal rahatsızlığı olduğu ileri sürüldüğünden taraf ve dava ehliyeti bulunup bulunmadığı, vesayet altına alınması gerekip gerekmediği yönünden araştırma yapılması gerektiği gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının esası incelenmeksizin tümünün kaldırılmasına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;davalının, davacı eşine karşı aşağılayıcı söz ve davranışlarda bulunarak duygusal şiddet uyguladığı, ekonomik gücünün üzerinde borçlanarak eve haciz gelmesine ve evlilik birliğinin ekonomik anlamda sarsılmasına sebep olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının kusurlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı lehine aylık 200,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 3.000,00 TL maddî ve 7.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile 5 adet 22 ayar toplam 110 gram bileziğin değeri olan 22.990,00 TL' nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine, ziynet alacağı yönünden kesin olarak karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin uygun olup olmadığı, ortak çocuklar lehine tedbir ve iştirak nafakası ile davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, davacı kadının kısmen reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden davalı erkek lehine vekâlet ücretine hükmedilme gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi,182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu ve 336 ncı madesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.