Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9012 E. 2024/5659 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin alkol bağımlılığı, hakaret, tehdit ve fiziksel şiddet gibi davranışlarının evlilik birliğini temelinden sarstığı iddiasıyla açılan boşanma davasında, boşanmaya, nafa ve tazminata karar verilmesinin yerinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin tam kusurlu eylemleri nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, davacı kadının yoksulluğa düşeceği ve tazminat koşullarının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/954 E., 2023/1514 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ: İzmir 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/393 E., 2021/113 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının alkol bağımlılığı olduğunu, bu alışkanlığı nedeniyle sürekli huzursuzluk ve sıkıntı çıkardığını, davalının sürekli kendisine hakaret ettiğini, kendisini ve çocukları ölümle tehdit ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, 27.07.2018 tarihinde kendisine fiziksel şiddet uyguladığını, bu nedenle ceza aldığını, davalının iddialarını kabul etmediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde; davacının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, davacının ölen annesinin maaşını almak için boşanma davasını açtığını, gerçek amacının hem müvekkilinden nafaka almak, hem de annesinden maaş almak olduğunu, yakın zamanda kalp hastası olan müvekkiline zor günlerinde bakmak istemediğini, müvekkilinin kalp hastası olduğu için eşinin bakımına ve ilgisine ihtiyacı olduğunu, davacının müvekkilini başından atmak istediğini, problemlerin oğullarının düğününde başladığını, davacının müvekkilini düğünde geri planda bıraktığını, darp olayının tahrik altında işlendiğini, davacının kendisinin evi terk ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin devamı süresince davalının aşırı derecede alkol aldığı, bu alışkanlığı nedeniyle haftanın üç, dört günü dışarıda kalıp, eve geç saatlerde geldiği, eşi ve çocuklarına "Benim açık seyahat kartım var, kimseye hesap vermem" tarzında beyanda bulunduğu, en son ortak çocuklardan ...'in düğünü esnasında taraflar arasında anlaşmazlık çıktığı, bu anlaşmazlık neticesinde davalının tartışma çıkartarak, önce resim çerçevesini kırdığı, sonra davacıyı saçından sürekleyip tekme attığı, davalının bu eylemi nedeniyle İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/773 Esas ve 2018/1183 Karar sayılı ilamı ile, eşe karşı yaralama ve eşe karşı hakaret suçundan dolayı cezalandırıldığı, ayrıca davalının çocuklarının yanında çocuklardan ...'i kast ederek "O benden değil, evden çıkın gidin, sizi istemiyorum, evi yakacağım" şeklinde hem davacıyı hem de kendilerini tehdit ettiğinin anlaşıldığı, davalının tam kusurlu davranışları sebebiyle taraflar arasında ortak hayatın temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, davacı lehine aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası ile 45.000,00 TL maddî ve 45.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince yapılan kusur belirlemesi ile davacının açtığı boşanma davasının kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediği, davalının tam kusurlu olduğu, davacının çalışmadığı, herhangi bir malı ve gelirinin bulunmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği, davacı yararına maddî ve manevî tazminat verilmesi koşullarının gerçekleşmiş olduğu, tarafların belirlenen sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü, kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte davalı erkekten kaynaklanan bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, davacı kadın lehine yoksullluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.