"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1227 E., 2023/1409 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Mersin 8. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/319 E., 2021/179 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2018 tarihinde evlendikleri, ortak 2019 d.lu ... isimli bir çocuklarının bulunduğu, davacı karşı davalı kadın vekilinin, ''erkeğin müvekkiline, hakaret etmek, aşağılamak, ilgisiz davranmak, evde olup biteni kendi ailesine anlatmak, evden kovmak, kaba davranmak, eş ve çocuk için yaptığı masrafları çirkin sözlerle dile getirmek ve başa kalkmak, zamanını telefonda oyun oynayarak geçirmek, çocuğun doğumundan pişman olduğunu söylemek, eş ve çocuğu, müvekkilinin annesinin yanına bırakıp gitmek, arayıp sormamak, müvekkilin, eşinin ms hastası olduğunu evlendikten sonra öğrenmek ve psikolojik şiddet uygulamak'' vakıalarını ileri sürerek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (4721 sayılı Kanun) 166/1 uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesi, çocuk için aylık 2.000,00 TL tedbir-iştirak, müvekkili için aylık 1.500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakaları ile boşanmanın eki niteliğinde 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminatın yasal faizi ile erkekten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının müvekkiline kıskançlık göstermek, kendi ailesini aile mahremiyetine dahil etmek, soğuk davranmak, beddua etmek, kayınvalidenin müvekkil ve ailesini evden kovmasına sessiz kalmak, çocuğu göstermemekle tehdit etmek, müvekkilin çalıştığı askerlik şubesine müvekkili ile ilgili asılsız ihbarlarda bulunmak, hakaret etmek ve sadakatsizlikle suçlamak,'' vakıalarını dile getirerek, 4721 sayılı Kanun 166/1 uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma ile boşanmanın eki niteliğinde 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminatın yasal faizi ile birlikte kadından tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı-karşı davacı erkeğin ''eşe hakaret etmek, eşi ve çocuğuna yaptığı masrafları çirkin ifadelerle dile getirmek, eşi ile ilgilenmemek, bilgisayar oyunları ile vakit geçirmek, yeni doğum yapmış eşini anne evine bırakıp uzun süre arayıp sormamak'' vakıalarından dolayı ağır kusurlu, davacı-karşı davalı kadının ise ''eşinin, annesi tarafından kovulmasına sessiz kalmak'' vakıasından dolayı hafif kusurlu olduğunun tespit edilerek, asıl ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanunu'nun 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, 2019 d.lu çocuk ...'ın velayetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 500,00 TL tedbir-iştirak nafakasının babadan alınarak, anneye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, kadın için aylık 700,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, kadın için 17.500,00 TL maddi ve 17.500,00 TL manevi tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, kararın kesinleşmesine müteakip yasal faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, erkeğin maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; kusur belirlemesi, erkeğin karşı boşanma davasının kabulü, tazminat (maddî-manevî) miktarlarının az olması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesi ile; kusur belirlemesi, kadının boşanma davasının kabulü, kadın ve çocuk yararına verilen nafaka (iştirak-tedbir-yoksulluk), tazminat (maddî-manevî) ve miktarları, kişisel ilişki ile kendi tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içeriğine, ve dosyadaki yazılara göre; İlk Derece Mahkemesi kararında, usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esası ile ilgili hükme etki edecek sunulan tüm delillerin dava dosyası içerisine toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararların usul ve esas yönünden hukuka uygun, kusur belirlemesinin doğru olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, boşanma kadının yoksulluğa düşecek olması, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ile günün ekonomik şartlarına göre İlk Derece Mahkemesince, kadın ve velâyeti anneye verilen çocuk yararına taktir edilen nafaka (tedbir-iştirak-yoksulluk), tazminat (maddî-manevî) ile miktarlarının usul ve yasaya uygun olduğu yine çocukla baba arasında kurulan şahsi ilişki süresinin ve erkeğin tazminat (maddî-manevî) taleplerinin reddinin de doğru olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesi ile; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü şartlarının mevcut olup olmadığı, nafakalar ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı, 182 nci, 330 uncu maddeleri; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri;
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.