"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1159 E., 2023/2399 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Denizli 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/220 E., 2022/104 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, Denizli 3. Aile Mahkemesinin 2019/604 esas sayılı dosyası ile açtığı boşanma davasından erkeğin aldatıcı beyanları üzerine feragat ettiğini, erkeğin mal varlığı üzerindeki tedbir kararının kaldırılması için anlaşmaya çalıştığını, tehdit ettiğini, ekonomik şiddet uyguladığını, cinsel şiddet uyguladığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 5.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, 100.000,00 TL maddî tazminat ile 100.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, kadının evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, tehdit ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, feragat ile sonuçlanan davada kadının erkeği kandırdığını, kadının mal varlığı ve evlat edinilen ... sebebi ile huzursuzluk çıkardığını iddia ederek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, 300.000,00 TL maddî tazminat ile 500.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların 2020 Şubat ayında birleştikleri, aynı yılın Nisan/Mayıs ayında tekrar ayrıldıkları; 06.02.2020 tarihine kadar gelişen olayların her iki tarafça affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığı, erkeğin kadının ihtiyacı olduğunda ona para vermediği, kadının maaşının erkek tarafından alındığı; kadından habersiz üstünde olan malların bir kısmını evlatlık olan ...'e, bir kısımını erkeğin kardeşinin adına devrettiği; kadına en son 2020 Nisan/Mayıs ayında kadın evden ayrılınca "seni süründüreceğim." tarzında sözler söylediği, erkeğin kadına hakaret ve tehdit içerir sözler söylediği; kadına zorla kredi çekitrdiği, bu kredinin kadının maaşından ödenmekte olduğu; kadının ise erkeği tehdit ettiği; kadının erkeğe hakaret ettiği, kadının ev işlerini yapmadığı, evlilik birliğinin temelden sarsılmasında erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, 40.000,00 TL maddî tazminat ile 35.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, aylık 950,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir .
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kabul edilen asıl dava, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddî tazminat, manevî tazminat ve nafaka ile karşı davada reddedilen maddî tazminat ve manevî tazminat talepleri bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle; kabul edilen asıl dava, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddî tazminat, manevî tazminat ve nafaka ile karşı davada reddedilen maddî tazminat ve manevî tazminat talepleri bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen maddî tazminat manevî tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası şartlarının bulunup bulunmadığı, erkeğin reddedilen maddî tazminat ve manevî tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu ve 175 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.